Dünyada 70’li yıllarda yaşanan petrol krizi sonrasında ülkelerin alternatif enerji arayışıyla gündeme gelen rüzgar enerjsi kapasitesi, bugün itibarıyla dünya genelinde 651 GW’ye ulaşarak toplam elektrik üretiminde yaklaşık yüzde 6 pay alıyor.
RÜZGAR ENERJİSİNİN GEÇMİŞİ
İlk kez ulaşım amacıyla M.Ö Mısır’da Nil Nehri’nde daha sonra su pompalarının çalıştırılması için Çin’de kullanıldı. ABD ve petrol tüketen ülkelerde 1970’lerde başlayan arz sıkıntısı nedeniyle alternatif arayışları sonrasında rüzgar da elektrik üretiminde yer almaya başladı.
Danimarka’nın 1973’deki yönetiminin petrol bağımlılığının yüzde 90’a çıkmasıyla önce kömürden, daha sonra nükleer enerjiden elektrik üretimine geçildi ancak dünya genelindeki çevre endişeleri nedeniyle kara alanları kısıtlı olan ülkede deniz üstü rüzgar santralleri de enerji üretim çeşitliliğindeki yerini aldı.
Bugün tek bir türbin kapasitesinin 10 MW kurulu güce ulaşmasının yanında düşük ve yüksek hızlarda çalışan rüzgar santralleriyle elektrik üretimi daha verimli hale geldi.
KÜRESEL ÖLÇEKTE RÜZGAR ENERJİSİ
Verilere göre, rüzgar enerjisi teknolojilerine yatırım tutarı 99 milyar dolar seviyesinde. Küresel rüzgar enerjisi 651 GW kurulu güce sahip. Bir önceki yıla göre 60 GW artış yaşandı. Küresel elektrik üretiminde yüzde 6 pay sahibi.
TÜRKİYE’DE 8 BİN 56 MW KAPASİTEYE ULAŞILDI
Türkiye’de enerji sektörü son 10 yılda en çok büyüme gösteren ilk 3 sektörden biri oldu. Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) verilerine göre, Türkiye’nin birçok yerinde 2019 itibarıyla 3 bin 285 rüzgar türbini dikildi. 198 santralde toplamda 8 bin 56 MW seviyesinde kurulu güç enerji sistemine kazandırıldı. Kurulu güç yanında ekipman üretiminde de çalışmalarını hızlandıran Türkiye’de 3 yerel ankraj üreticisi, 8 rüzgar kulesi, 2 yerli jeneratör ve 2 dişli kutusu üreticisi bulunuyor.
RES KURULUMUNDA BAŞI ÇEKEN İLLER
İller Kurulu kapasite (GW)
Çanakkale 0.31
Balıkesir 1.16
Manisa 0.68
İzmir 1.54
Hatay 0.36