Yüksek talebin ve düşük arzın etkisiyle, uranyum fiyatlarındaki artışın 2024 yılında da devam etmesi bekleniyor.
2024 Ocak ayında, uranyum fiyatları pound başına 92 doları aşarak, 2007 yılının sonlarından bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştı. Dalgalanan fosil yakıt fiyatları ve iddialı karbondan arındırma hedefleri, ABD ve diğer 20 ülkenin 2050 yılına kadar nükleer enerji kapasitelerini üç katına çıkarma kararı almalarına neden oldu. Bank of America ve Berenberg Bank gibi analistler, elektrik fiyatlarındaki artış, yatırım fonlarındaki büyüme ve azalan stok seviyeleri gibi faktörlerin uranyum pazarını daha da sıkılaştıracağını ve fiyatları yukarı çekeceğini öngörüyor.
Nükleer enerjiye yapılan bu büyük yatırımlar, özellikle Çin tarafından yönlendiriliyor. Çin, dünya genelinde inşa edilen 58 reaktörün 22’sini inşa ediyor. Bunun yanı sıra, Japonya nükleer enerji üretimini artırmak için projelerini yeniden başlattı ve Finlandiya’da açılan yeni bir reaktör, Avrupa’da 16 yıl sonra faaliyete geçen ilk yeni tesis oldu.
Bu gelişmeler sonucunda, 2023 yılında elektrik üretim şirketleri toplamda 160 milyon pound U3O8 için kontrat imzaladı; bu miktar 2012 yılından bu yana kaydedilen en yüksek seviye. Tedarikteki artan tehditler, bu gelişmelerle birlikte ele alınmakta. Batılı elektrik şirketleri, Ukrayna’nın işgali nedeniyle Rusya’dan yapılan uranyum ithalatını gönüllü olarak azaltırken, ABD yetkilileri, dünyanın en büyük nükleer yakıt üreticisinden ithalatı tamamen yasaklamaya daha da yaklaştı.
Uranyum talebindeki artış ve nükleer enerjiye yönelim
UxC tarafından sağlanan verilere göre, elektrik üretim şirketlerinin imzaladığı uranyum kontratları 2020 yılında 160 milyon pounda ulaşarak 2012 yılından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Nükleer enerji, karbon salınımını azaltma çabalarında önemli bir rol oynarken, uranyum talebinin artışı bu yönelimi daha da güçlendiriyor.
Uranyum pazarının geleceği
Uranyum piyasasının geleceği, özellikle Rusya’dan uranyum tedarikine alternatiflerin bulunması ve nükleer enerjinin yeniden popüler hale gelmesiyle yakından ilgili. ABD ve Avrupa’da, Rusya dışında tedarik kaynakları arayışı hız kazanırken, bu durum piyasada yeni dinamikler oluşturuyor. Uzmanlar, uranyum fiyatlarının uzun vadede ortalama 70 dolar civarında normalleşeceğini tahmin ediyor.
Uranyum Tedarik Çeşitliliği ve Rusya’nın Etkileri
Uranyum piyasasındaki son gelişmeler ışığında, “Rusya Uranyum Tedarik Çeşitliliği” konusu önemli bir boyut kazanıyor. Rusya, dünya uranyum zenginleştirme kapasitesinin yaklaşık yarısını elinde bulunduruyor. Bu durum, özellikle Ukrayna’nın işgali sonrasında, birçok ülkenin Rusya dışındaki uranyum kaynaklarına yönelmesine neden oldu. ABD ve Avrupa ülkeleri, Rusya’nın bölgedeki etkisini azaltmak ve enerji güvenliğini sağlamak amacıyla alternatif tedarik yolları araştırıyor. Bu durum, global uranyum piyasasında yeni dinamiklerin oluşmasına ve fiyatların gelecekteki seyri üzerinde önemli bir etki yaratmasına yol açabilir. Rusya’dan uranyum tedarikinin çeşitlenmesi, hem enerji güvenliği hem de piyasa istikrarı açısından kritik bir konu olarak ön plana çıkıyor. Bu değişim, nükleer enerji sektörüne yatırım yapanlar ve bu alanda politika belirleyiciler için de yeni stratejilerin belirlenmesini gerektiriyor.
Bu makalede sunulan bilgiler, piyasa analistlerinin görüşleri ve güncel verilere dayanmaktadır. Enerji piyasalarındaki gelişmeleri ve uranyum pazarındaki son durumu takip etmek için Yeşil Haber’i takip edin.
