ABD Dışişleri Bakanlığı Nükleer Enerji Kıdemli Danışmanı Justin Friedman, Türkiye’nin enerji sektöründe küçük modüler reaktörlerin (SMR) önemini vurgularken ABD’li şirketlerin Türk pazarına ilgi gösterdiğini açıkladı.
Türkiye enerji sektöründe yeni bir atılım
ABD Dışişleri Bakanlığı Nükleer Enerji Kıdemli Danışmanı Justin Friedman, dünyada küçük modüler reaktörlere (SMR) olan talebin artacağını belirtiyor. Friedman, özellikle Türkiye’nin SMR teknolojilerine yönelik görüşmelerinin oldukça verimli geçtiğini ve birçok ABD’li firmanın Türk pazarına ilgi gösterdiğini dile getiriyor.
SMR teknolojisi ve avantajları
SMR teknolojisinin çekici yanlarından biri, düşük maliyetlerle kurulumunun gerçekleştirilebilir olması. Bu teknoloji, enerji ihtiyacı yüksek sektörlerde, özellikle petrokimya alanında kesintisiz elektrik sağlama potansiyeline sahip. Ayrıca, SMR, AB’de yeşil sınıflandırmada temiz kaynaklar arasında değerlendirilmekte. Türkiye’nin bu teknolojiyi benimsemesi, enerji sistemi için temel bir kaynak sağlayabilir.
Türkiye’nin enerji geleceği
Türkiye’de enerji sektörü, önemli bir dönüşümün eşiğinde. Justin Friedman, Türkiye’de SMR için uygun piyasa koşullarının bulunduğunu ve bu fırsatların değerlendirilmeye açık olduğunu vurguluyor. Bu süreçte “erken kalkan yol alır” yaklaşımının önemli olduğuna dikkat çekiyor. Türkiye ve ABD’nin nükleer enerji alanındaki çalışmalarının enerji piyasasına olumlu katkılar sağlayacağına inanıyor ve fırsatların hala iki ülke için hazır olduğunu belirtiyor.
COP28 ve nükleer enerjinin önemi
Friedman, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28’inci Taraflar Konferansı’nda (COP28) nükleer enerjinin öneminin ortaya çıktığını, ABD’nin de dahil olduğu 22 ülkenin nükleer enerji kapasitesini artırma ve işbirliğini artırma kararı aldığını aktarıyor. ABD, özellikle SMR teknolojileri konusunda çalışmak isteyen ülkelere finansman olanakları sunuyor ve bu, önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor.
İngiltere ile işbirliği: Rolls-Royce Group ve nükleer enerji
Türkiye’nin İngiltere ile olan işbirliği çabaları, özellikle Rolls-Royce Group ile SMR konusunda önemli bir adımı temsil ediyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın açıklamaları, SMR’ların Türkiye’nin enerji arz güvenliği ve 2053 karbon nötr hedefine ulaşmada kritik bir rol oynayacağını gösteriyor. Bu konuda daha çok bilgi almak için “Küçük modüler reaktörler (SMR) için Rolls-Royce Group ile iş birliği kapıda” makalemizi inceleyebliirsiniz.
Çin ile stratejik nükleer enerji müzakereleri
Türkiye’nin Çin ile üçüncü nükleer enerji santrali konusundaki müzakereleri, ülkenin enerji kapasitesini artırmaya yönelik büyük bir yatırımı işaret ediyor. İğneada’da dört yeni nükleer reaktör inşa etme planları, Türkiye’nin enerji stratejisinde yeni bir sayfa açıyor. Bu işbirliği, küresel enerji politikalarında Türkiye’nin konumunu güçlendiriyor ve sürdürülebilir bir enerji geleceğine doğru önemli bir adım oluşturuyor.
