Japonya’nın teknoloji devi Cyberdyne’in kurucusu Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai, Türkiye’nin genç nüfusu ve güçlü altyapısı sayesinde giyilebilir robot teknolojisinde bölgesel bir merkez haline geleceğini vurguluyor.
Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai, Türkiye’ye gelerek Mandarin Oriental Bosphorus İstanbul’da düzenlenen “Cybernicx Future: Geleceğe Adım” başlıklı panelde, Türkiye ile olan iş birliğini detaylandırdı ve HAL teknolojisinin nörorehabilitasyon alanındaki çözümlerini tanıttı. Bu etkinlik, Türkiye ve Japonya arasındaki 100. iş birliği yılına özel olarak düzenlendi ve nörorehabilitasyon teknolojilerinin sağlık sektöründeki yeri hakkında fikir alışverişine olanak tanıdı.
Türkiye’nin giyilebilir robot teknolojisinde yükselen rolü
Türkiye, teknolojideki yeni atılımlarıyla Ortadoğu ve Türkî Cumhuriyetler için stratejik bir merkez olma yolunda ilerliyor. Özellikle sağlık alanındaki yenilikçi çözümler, Türkiye’nin bölgesel bir güç olarak konumlanmasına katkı sağlıyor. Japonya merkezli Cyberdyne firmasının geliştirdiği ve nörorehabilitasyon alanında kullanılan HAL (Hybrid Assistive Limb) robotu, Türkiye’de tanıtıldı. Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai’nin liderliğindeki Cyberdyne, bu teknolojiyi Türkiye’ye taşıyarak, bölgedeki sağlık hizmetlerinde devrim yaratmayı hedefliyor.
HAL robotunun işlevleri ve kullanımı
HAL robotu, omurga yaralanmaları, MS, serebral palsi, yaşlılıkla gelen hareket kısıtlılıkları ve spor yaralanmaları gibi rahatsızlıklarda etkili bir çözüm sunuyor. Beyinden gelen sinyalleri okuyarak hastanın hareket kabiliyetini artıran bu dış iskelet, kaslara destek sağlayarak tedavi sürecini hızlandırıyor. Çocuk ve yetişkin olmak üzere iki versiyonu bulunan HAL, şu anda Türkiye’de özel iki hastanede kullanılıyor ve 40 adet robot, bu merkezlerde hastalara hizmet veriyor. Türkiye, bu teknoloji ile sadece bir kullanıcı değil, aynı zamanda giyilebilir robotlar konusunda eğitim ve uzmanlık merkezi olmayı hedefliyor.
Prof. Dr. Sankai’nin açıklamaları: HAL teknolojisinin işleyişi ve Türkiye’ye katkıları
Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai, HAL teknolojisinin beyin sinir sinyallerini kullanarak çalıştığını ve insanın hareket etme isteği duyduğu an, robotun kaslara destek sağlayarak hareketi mümkün kıldığını vurguladı. HAL, beyin ve robot arasında bir geri besleme döngüsü oluşturarak, kas hareketlerinin daha doğal bir şekilde gerçekleşmesine olanak tanıyor. Prof. Sankai’ye göre bu teknoloji, uzun vadede Parkinson, ALS, SMA gibi tedavi imkanı sınırlı olan hastalıklarda da umut olacak. Türkiye’nin genç ve dinamik nüfus yapısının bu iş birliğine değer kattığını vurgulayan Sankai, HAL teknolojisinin Türkiye üzerinden Ortadoğu ve Türkî Cumhuriyetlere yayılmasını amaçladıklarını söyledi.
Türkiye’nin merkez üs olma yolculuğu ve hedefler
Diagenics Ar-Ge ve Berton Robotik’in yönetim kurulu başkan vekili Gülnihal Sezer, Türkiye’nin genç nüfusunun bu teknolojinin eğitimi ve istihdamı için büyük bir potansiyel taşıdığını belirtti. İtalya’daki prestijli üniversitelerle uluslararası sertifikalı bir eğitim anlaşması yaparak, Türkiye’yi üretim, ticaret ve akademi alanlarında merkez üs haline getirmeyi hedeflediklerini aktardı. Türkiye’de yapılan çalışmaların bilim ve teknoloji alanında ülkenin küresel arenadaki konumunu güçlendireceğine dikkat çeken Sezer, sağlık turizminde de Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu, bu teknolojinin sağlık turizmi için büyük bir avantaj sunduğunu ifade etti.
HAL teknolojisinin küresel etkisi ve Türkiye için fırsatlar
Türkiye’nin bu gelişmiş teknolojiye ev sahipliği yapması, ülkedeki teknolojik altyapının da güçlenmesine katkı sağlayacak. Bu iş birliği sayesinde, Türkiye’nin sağlık sektöründe yüksek katma değerli ürünlerle rekabet gücünü artırması ve bölgedeki diğer ülkelere teknoloji transferi yapması mümkün olacak.
Türkiye’de giyilebilir robot teknolojisi eğitimi ve gençler için fırsatlar
Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusu, HAL teknolojisi gibi yenilikçi çözümlerle donatılarak iş gücü piyasasında avantaj sağlayacak. Cyberdyne ile yapılan iş birliği kapsamında, gençlerin eğitim alarak bu teknolojiyi uygulayabilecek fizyoterapistler olarak yetiştirilmesi amaçlanıyor. Uluslararası sertifikasyon programları sayesinde gençler, yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın pek çok yerinde geçerli bir yeterlilik kazanacak.
Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai ve Cyberdyne: Türkiye’deki iş birliği ve küresel ortaklıklar
Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai, Tsukuba Üniversitesi’nde profesör ve Cyberdyne Inc.’in kurucusu ve CEO’su. Cyberdyne, 2004 yılında Japonya’da kuruldu, insan, robot ve bilgi sistemlerini birleştiren “Cybernics” teknolojisi üzerine odaklanıyor. Şirket, özellikle nörorehabilitasyon alanında kullanılan HAL (Hybrid Assistive Limb) robotu ile tanınıyor. HAL, kullanıcının beyin sinyallerini algılayarak hareket kabiliyetini artıran bir dış iskelet.
Cyberdyne, Türkiye’de Diagenics Ar-Ge ve Berton Robotik ile iş birliği yaparak, HAL teknolojisinin Türkiye’de ve bölge ülkelerinde yaygınlaşmasını hedefliyor. Bu iş birliği kapsamında, Türkiye’de fizyoterapistlerin eğitilmesi ve HAL teknolojisinin sağlık sektöründe etkin kullanımı planlanıyor. Ayrıca, Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusu, bu teknolojinin bölgesel bir merkez haline gelmesi için önemli bir avantaj sunuyor.
Cyberdyne, Japonya dışında Almanya, Malezya, Tayvan ve ABD gibi ülkelerde de faaliyet gösteriyor. Malezya’da 15,6 hektarlık bir Cybernicx merkezi kurulumu devam ediyor; yıl sonunda tamamlanması planlanan bu merkez, HAL teknolojisinin Asya-Pasifik bölgesinde daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlayacak. Almanya’da ise HAL teknolojisi, medikal rehabilitasyon merkezlerinde etkin bir şekilde kullanılıyor ve fizyoterapistler tarafından yaygın olarak tercih ediliyor.
ABD’de de belirli sağlık merkezlerinde HAL kullanımı başlamış durumda ve bu teknoloji, özellikle nörolojik hastalıklar için yeni bir tedavi umudu olarak görülüyor. Cyberdyne, bu tür uluslararası iş birlikleri ile HAL teknolojisinin küresel çapta daha geniş bir alanda erişilebilir olmasını sağlamayı hedefliyor. Türkiye’de yapılacak yeni yatırımlar, Cyberdyne’in bu genişleme stratejisinde önemli bir adım olacak. Türkiye, bu teknolojiyi bölgesel sağlık turizmi potansiyeli ile birleştirerek HAL kullanımını artırmayı ve bu alanda öne çıkma fırsatını değerlendirebilir.
Bu yenilikçi teknoloji sayesinde, Türkiye’nin sağlık alanındaki konumunu güçlendirmesi ve giyilebilir robot teknolojisinde dünya çapında bir merkez haline gelmesi yolunda güçlü adımlar atmasını bekliyoruz.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
HAL, Hybrid Assistive Limb (Hibrit Destekleyici Uzuv)
Cyberdyne tarafından geliştirilen ve “giyilebilir cyborg” olarak da adlandırılan yenilikçi bir robot teknoloji. Bu cihaz, kullanıcının beyin sinyallerini okuyarak hareket etme niyetini algılar ve kaslara destek sağlayarak hareketi mümkün kılar. Özellikle omurilik yaralanmaları, MS, serebral palsi gibi nörolojik ve kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarında tedavi süreçlerini hızlandıran HAL, nörorehabilitasyon alanında çığır açan bir çözüm sunmakta. Japonya başta olmak üzere pek çok ülkede tıbbi cihaz olarak kabul edilen HAL, bireylerin yaşam kalitesini artırmada önemli bir rol oynamakta.
Cyberdyne ve Sibernik
CYBERDYNE, 2004 yılında Japonya’da bir üniversite girişimi olarak, hızla yaşlanan topluma ve düşük doğum oranına sahip bir ülkeye çözüm bulmak amacıyla kuruldu. Şirketin odağı, yapay zeka, robotlar ve bilgi sistemlerini entegre eden “Sibernik” olarak adlandırılan yeni bir alan yaratmak ve bu teknolojiyi sağlık, refah, iş yaşamı gibi çeşitli alanlarda kullanarak sosyal sorunlara çözüm sunmaktır. Bu yenilikçi yaklaşım, insanları dijital ve fiziksel dünyalarla birleştirerek sağlık hizmetleri, endüstri ve günlük yaşamda kapsamlı bir dönüşüm yaratıyor.
Cyberdyne, Sibernik teknolojisi ile HAL gibi gelişmiş cihazların yanı sıra, IoH/IoT tabanlı yenilikçi cihazlar ve ileri yapay zeka robotlarını da geliştirmeye odaklanıyor. Bu sistemler, insan sinir sistemi ve çevresel verileri bir araya getirerek süper bilgisayarlar aracılığıyla analiz ediliyor, yapay zeka ile işleniyor. Böylece bireylerin sağlık ve performans verilerini gerçek zamanlı takip eden ve analiz eden bir sibernetik ekosistem oluşturuluyor.
Cyberdyne’in amacı, sağlığın korunması ve erken teşhis olanaklarını geliştirmek, yaşlanan iş gücüne destek sağlamak ve iş gücündeki azalmalara yanıt vermek için teknolojik çözümler sunmaktır. Bu çalışmalar, yalnızca bireylerin yaşam kalitesini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal refahı da destekleyerek yeni nesil bir “Sibernetik Endüstri” oluşturmakta.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
