Ana Sayfa Elektrikli Araçlar EPDK raporu: Türkiye’nin elektrikli araç şarj altyapısı büyümeye devam ediyor

EPDK raporu: Türkiye’nin elektrikli araç şarj altyapısı büyümeye devam ediyor

Yazar

Tem 2, 2025 @ 12:27 Değiştirilme tarihi: Tem 2, 2025 @ 13:47

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) yayımladığı Mayıs 2025 raporuna göre, Türkiye’deki lisanslı halka açık şarj noktası sayısı 30 bini aştı.

DC hızlı şarj soketlerinin payı %42’ye yükselirken, toplam kurulu güç 2.200 MW seviyesine ulaştı. Türkiye’nin elektrikli araç (EV) ekosistemi, şarj altyapısındaki istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) yayımladığı “Türkiye Elektrikli Araç ve Şarj Altyapısı Gelişim Raporu – Mayıs 2025” başlıklı rapor, sektördeki son durumu ve önemli trendleri ortaya koydu. Rapor, Türkiye’nin e-mobilite dönüşümünde önemli bir eşiğin aşıldığını gösteriyor.

Türkiye’nin şarj altyapısı karnesi: Mayıs 2025 itibarıyla son durum

EPDK’nın raporuna göre, Mayıs 2025 sonu itibarıyla Türkiye’de şarj ağı işletmeci lisansı alan firma sayısı 189’a ulaştı. Bu operatörler tarafından işletilen şarj istasyonları ülke geneline yayılmaya devam ediyor. Türkiye genelindeki toplam şarj altyapısı ve araç parkı şu rakamlarla ifade ediliyor:

Toplam Elektrikli Araç Sayısı: 247.344 adet
Toplam Şarj Noktası (Soket) Sayısı: 30.680 adet
Toplam Kurulu Güç: 2.200 MW

Raporda, elektrikli araç kullanımının hızla artmasına rağmen, araç başına düşen kurulu güçteki azalmanın, altyapı yatırımlarının araç artış hızına henüz tam olarak yetişemediğine işaret ettiği belirtiliyor. Bu durum, önümüzdeki dönemde daha fazla ve daha hızlı şarj altyapısı yatırımının gerekliliğini vurguluyor.

AC ve DC soket dağılımı: Hızlı şarjın payı artıyor

Rapordaki en dikkat çekici verilerden biri, şarj soketi tiplerinin dağılımı. Toplam 30.680 şarj noktasının %42’sinden fazlasını Doğru Akım (DC) hızlı şarj soketleri oluşturuyor. Bu, Türkiye’nin sadece ev ve iş yeri gibi noktalarda değil, aynı zamanda şehirlerarası yollarda da hızlı şarj altyapısını güçlendirdiğini gösteren çok olumlu bir gelişme.

**Tablo 1: Türkiye Geneli Soket Tipi Dağılımı (Mayıs 2025)**
Soket Tipi	Adet	Toplam İçindeki Payı (%)
AC Soket (Yavaş Şarj)	17.783	%58,0
DC Soket (Hızlı Şarj)	12.897	%42,0
Toplam Soket	30.680	%100

DC soketlerin payının %42’ye yükselmesi, elektrikli araç sahiplerinin uzun mesafeli yolculuklarını daha planlanabilir ve konforlu hale getirerek e-mobilitenin yaygınlaşmasını doğrudan destekliyor.

Şarj istasyonlarının coğrafi dağılımı: Liderlik İstanbul’da

Şarj altyapısının coğrafi dağılımı, beklendiği gibi büyükşehirlerde yoğunlaşıyor. İstanbul, en fazla şarj noktasına sahip il olarak liderliğini korurken, onu sırasıyla Ankara, Antalya ve İzmir takip ediyor. Bu dört büyük il, ülkedeki toplam şarj noktalarının önemli bir bölümünü barındırıyor. EPDK raporu, en çok şarj noktasına sahip ilk 10 ilin altyapı gelişiminde öncü rol oynadığını gösteriyor.

**Tablo 2: En Çok Şarj Noktasına Sahip İlk 10 İl (Mayıs 2025)**
Sıra	İl	Toplam Şarj Noktası	AC Soket Sayısı	DC Soket Sayısı
1	İstanbul	8.150	5.120	3.030
2	Ankara	3.110	1.980	1.130
3	Antalya	2.450	1.650	800
4	İzmir	1.980	1.210	770
5	Bursa	1.120	750	370
6	Konya	980	620	360
7	Muğla	910	680	230
8	Kayseri	750	450	300
9	Kocaeli	710	410	300
10	Balıkesir	680	430	250

Not: Tablodaki veriler, EPDK’nın Mayıs 2025 raporundan alınmıştır.

Yeşil Haber değerlendirmesi: Büyüyen altyapı ve gelecekteki zorluklar

EPDK’nın Mayıs 2025 raporu, Türkiye’nin e-mobiliteye geçiş sürecinde şarj altyapısının niceliksel olarak güçlü bir şekilde büyüdüğünü gösteriyor. Lisanslı operatör sayısındaki artış, pazarın rekabete açık ve yatırımcılar için cazip olduğunu kanıtlıyor. DC hızlı şarj soketlerinin payının %42 gibi önemli bir seviyeye ulaşması, özellikle şehirlerarası seyahatler için büyük bir adımdır.

Ancak rapor, önümüzdeki döneme dair bazı önemli zorluklara da işaret ediyor. Şarj altyapısının büyükşehirlerde yoğunlaşması, Anadolu’daki diğer şehirlere de benzer bir yayılımın sağlanması gerekliliğini ortaya koyuyor. Bununla birlikte, 247 bini aşan elektrikli araç sayısına karşılık toplam 2.200 MW’lık kurulu güç, altyapı büyümesinin araç parkındaki artış hızını yakalaması gerektiğini gösteriyor. Büyüyen filonun yaratacağı ek yükün şebeke tarafından sorunsuz bir şekilde yönetilmesi de, üzerinde durulması gereken bir diğer önemli konu olarak dikkat çekiyor.