Dünya Su Günü ve Dünya Ormancılık Günü kapsamında TEMA Vakfı, orman ve buzulların korunmasının önemini vurgulayarak, bu kaynakların kaybının gıda ve su güvenliğini tehdit ettiğini açıkladı.
Son 30 yılda dünya genelinde 420 milyon hektar orman kaybedildi
TEMA Vakfı’nın paylaştığı verilere göre, dünya genelinde son 30 yılda yaklaşık 420 milyon hektar orman alanı yok oldu. Bu rakam, Türkiye’nin yaklaşık 5,5 katına eşit bir alanı ifade ediyor. Her yıl yaklaşık 10 milyon hektar ormanın yok olması, gıda ve su güvenliğini doğrudan tehdit ediyor.
Ormanlar ekosistemlerin ve gıda güvenliğinin temelini oluşturuyor
TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, ormanların su döngüsünün hayati bir parçası olduğunu ve yer altı ile yer üstü su kaynaklarını desteklediğini belirtti. Ormanların biyolojik çeşitliliği koruduğunu, iklim düzenlemesi yaptığını ve sel gibi afetleri önlediğini ifade eden Ataç, dünya çapında 5 milyardan fazla insanın geçimini orman kaynaklarından sağladığını söyledi. Ormanlardan elde edilen ürünler, kırsal ekonomilerin gelirlerinin yüzde 20’sini oluştururken, dünyada yaklaşık 2 milyar kişi yemeklerini hâlâ odun ateşinde pişiriyor.
Türkiye, son 10 yılda 410 bin hektar orman alanını kaybetti
Türkiye orman alanlarını artıran nadir ülkeler arasında yer alsa da madencilik, enerji ve ulaşım projeleri nedeniyle son 10 yılda 410 bin hektar orman alanı ormancılık dışı kullanıma açıldı. Ayrıca orman yangınları sonucu 210 bin hektar alan zarar gördü. Bu durum, iklim kriziyle mücadeleyi zorlaştırarak sürdürülebilir yaşam için tehdit oluşturuyor.
Eriyen buzullar küresel tarım ve su kaynaklarını tehdit ediyor
Deniz Ataç, buzulların hızla eridiğini ve bunun küresel su döngüsünü ciddi anlamda bozduğunu dile getirdi. UNESCO verilerine göre, Dünya Mirası kapsamındaki buzullardan son 20 yılda 1.500 km³ buz kaybedildi. Bu durum tarım, enerji üretimi ve içme suyu kaynakları açısından büyük riskler taşıyor. Himalayalar’dan doğan 12 büyük nehrin etrafında yaklaşık 2 milyar insan yaşıyor; yalnızca Pakistan ve Hindistan’da 130 milyon çiftçi, bu sulara bağımlı olarak üretim yapıyor.
Türkiye’nin buzulları da hızlı bir şekilde küçülüyor
Türkiye’deki buzullar da ciddi ölçüde azalıyor. Deniz Ataç’ın verdiği bilgilere göre, Cilo Dağları’ndaki buzullar son 30 yılda yarı yarıya küçülürken, Ağrı Dağı’ndaki buzullar yüzde 40’tan fazla eridi. Özellikle Konya Ovası gibi tarımsal bölgelerde bu durum, su krizini derinleştirerek gıda üretimini tehdit ediyor.
Orman ve buzulların korunması iklim kriziyle mücadelede kritik öneme sahip
Ormanların karbon yutağı rolüne dikkat çeken Ataç, orman kaybının karbon salınımını artırdığını vurguladı. 2024 yılında orman kaybı nedeniyle atmosfere salınan karbon miktarı 6,17 milyar tona ulaşarak küresel karbon salımının yüzde 16’sını oluşturdu. Orman ve buzulların korunması, iklim değişikliğiyle mücadelede ekonomik ve etkili çözümler arasında yer alıyor.
Doğayı korumak hepimizin ortak sorumluluğu
İklim krizinin insan kaynaklı olduğunun altını çizen Ataç, herkesi harekete geçmeye çağırdı. Doğal kaynakların korunması ve tüketimin azaltılması gerektiğini vurgulayan Ataç, sürdürülebilir yaşamın gelecek nesiller için önemini belirterek, “Doğayı korumak artık bir tercih değil, bir zorunluluktur” dedi.
Sizce Türkiye’de ormanları ve buzulları korumak için hangi adımlar atılmalı? Yorumlarda fikirlerinizi paylaşın!
İlgili Makaleler
- Buzullar hızla erirken geleceğimiz ve geçim kaynaklarımız risk altında
- Buzulların korunması için uluslararası seferberlik yılı 2025
- Alp Dağları’ndaki buzulların hacminde büyük azalma bekleniyor
- Karbon giderme stratejileri ile net sıfır emisyona ulaşmak
- AMOC (Gulf Stream) Çöküşü: Türkiye ve Dünya için Tehlike
View this post on Instagram