karbon yakalama teknolojileri

Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) tarafından hazırlanan “CCUS/CCS Projeleri Gerçekten İklim Dostu mu?” başlıklı raporda, karbon yakalama teknolojilerine dair literatürdeki analizler derlendi.

Karbon yakalama teknolojilerinin iklim dostu olmaktan ziyade daha fazla petrol ve gaz üretmek amacıyla kullanıldığı değerlendirildi.

Raporda, tüm karbon yakalama teknolojileri içinde yüzde 73 pay sahibi CCUS (karbon yakalama, kullanma ve depolama teknolojileri) ile yakalanan karbondioksitin tükenmiş petrol alanlarına taşındığı ve daha fazla petrol çıkarmak amacıyla yeniden değerlendirildiği belirtildi.

Geliştirilmiş petrol üretimi adı verilen bu kullanımla karbon kullanımının sürekliliğinin sağlandığı, son 50 yılda yakalanan karbondioksit miktarının ise yüzde 80-90’ının (>240 milyon ton) geliştirilmiş petrol üretimi faaliyetlerinde kullanıldığı kaydedildi.

SEFiA Direktörü Bengisu Özenç: “Yeşil dönüşümde gecikmeye yol açıyor”

Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) Direktörü Bengisu Özenç
Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) Direktörü Bengisu Özenç

Rapora göre, CCUS mevcut karbon yakalama kapasitesi toplam küresel emisyonların ancak yüzde 0,1’ini karşılıyor.

2000’den bu yana incelendiğinde, enerji santrallerindeki karbon yakalama kapasitesinin yaklaşık yüzde 90’ının uygulama aşamasında teknik kısıtlara bağlı olarak başarısız olduğu ya da uygulama öncesinde askıya alındığı görülüyor.

Öte yandan, yapılan çalışmalarda bugüne kadar hiçbir projenin taahhüt ettiği karbon yakalama hedefine ulaşamadığı belirtiliyor.

Ayrıca rapora göre, karbon yakalama teknolojilerinin kullanımı, santrallerde enerji verimliliğinin düşmesi ve yatırım maliyetlerinin baştan yükselmesi anlamına geliyor.

SEFiA Direktörü Bengisu Özenç, rapora ilişkin değerlendirmesinde, “Tarihsel olarak bakıldığında karbon yakalama teknolojilerSEFiA Direktörü Bengisu Özençinin yeşil dönüşümde gecikmeye yol açan, kısıtlı hacme sahip ve maliyetli bir çaba olduğu görülüyor. Rüzgar ve güneş projeleri kömür ve gaz projelerine göre yüzde 40 daha düşük maliyete sahipken, hem daha maliyetli hem de görece geleceği ve güvenilirliği daha belirsiz bir teknolojinin emisyonlara çözüm olarak sunulmasının yanıltıcı olduğunu değerlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı.

Karbon yakalama ve depolama nedir?

Karbon Yakalama Teknolojileri - Carbon Capture TechnologiesKarbon Yakalama, Kullanma ve Depolama (Carbon Capture, Usage and Storage, CCUS), büyük fabrikalar ve enerji santralleri tarafından üretilen karbondioksitin atmosfere ulaşmasını ve küresel ısıtmaya katkı sağlamasını engelleyebilen farklı teknolojiler zincirini ifade ediyor. Bu teknikteki ilk adım ise fabrika bacalarına karbon yayılımı olmadan önce hapseden çözücü filtreler takmak.

Gaz, daha sonra kullanılabileceği veya depolanabileceği yerlere aktarılabilir. Karbondioksitin çoğu fosil yakıtların geldiği ilk yer ve iklim krizine katkı sağlayamayacak yer olan yer altına pompalanır; ama bir kısmı, plastik yapmak, sera bitkileri yetiştirmek ve hatta karbonatlı gazlı içecekler üretmekte bile kullanılabilir.

Eğer tutulan karbonun son durağı bir depo alanı değil de, bir diğer ürüne dönüştürüp kullanmak ise, bu yönteme Karbon Yakalama ve Yararlanma (Carbon Capture and Utilization, CCU) deniyor.

Ancak, bu teknolojilerin etkinliği henüz sınırlıdır ve uygulama alanları nispeten dar kalmaktadır. SEFiA raporunda da belirtildiği gibi, rüzgar ve güneş gibi yeşil enerji projeleri genellikle karbon yakalama teknolojilerinden daha ekonomik ve güvenilirdir. Karbon yakalama teknolojileri ise maliyetleri daha yüksek ve teknik kısıtlamaları nedeniyle daha sınırlı bir çözüm sunarlar.

Bir Cevap Bırakın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.