Rüzgar türbinlerindeki bakım ve onarım eksiklikleri, maksimum enerji verimini etkileyen temel nedenlerden biri olarak görülüyor.
Bu alandaki uzman isimler dondurucu soğuk, fırtına, yağış, yıldırım çarpması gibi hava koşulları yanı sıra kurulum, taşıma, kaldırma süreçlerindeki ihmaller ve metal yorgunluğu nedeniyle rüzgar türbinlerinde oluşan hasarların, rüzgar enerji antrallerinin verimini azaltarak enerji üretimde kesintilere yol açtığına dikkat çekiyor.
Rüzgar enerjisine yönelik hızla artan beklentinin karşılanması için rüzgar türbini bakımlarına azami önemin gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, verimin ancak kontrol, hasar tespit ve onarım hizmetlerinin sertifikalı teknisyen ve uzman teknoloji eşliğinde, düzenli ve detaylı bir şekilde yapılarak sağlanabileceğini dile getiriyor.
“Kanattaki çizik bile 2 yıl düşürebiliyor”
Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın dünya için gitgide daha önemli hale gelen yenilenebilir enerji kaynaklarının başında rüzgar enerjisinin geldiğini hatırlatarak şu değerlendirmelerde bulundu: “Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği’nin Temmuz 2018 tarihli istatistikleri, Türkiye’nin toplam kurulu rüzgar enerjisi gücünün 7 bin MW’yi aştığını gösteriyor.
Buna karşılık, rüzgar türbinlerinin en küçük bileşenlerinden birinin bile zarar görmesi türbinin genel verimini azaltarak büyük oranlarda kayıplar yaratırken, bakımı zamanında yapılmamış pek çok türbin, zamanla tamamen değiştirilmeye ihtiyaç duyarak operasyonel zarar dışında maddi zararın da oluşmasına sebep oluyor.
Özellikle dışarıdan görülemeyen hasarların tespit edilememesi nedeniyle rüzgar santrallerinde zamanla büyük sorunlarla karşılaşılmaması adına türbinin hem iç hem dış yapısında detaylı çalışmaların yapılması gerekiyor. İlk başta performansı pek etkilemediği için önemsenmeyen bir çizik, türbinin durmasından kanadın türbinden ayrılmasına kadar pek çok soruna yol açabiliyor.”
“İlk 5 yılda bakım göz ardı ediliyor”
Ali Aydın, rüzgar santrali bakım hizmetleri ile ilgili yapılan bir çalışmanın, rüzgar santralleri çalışanlarının özellikle bir santralin ilk 5 yılında kanat bakımını göz ardı etmeye daha eğilimli olduğunu gösterdiğini belirterek, “Buna karşılık, düzenli bakım ile ömrünü ortalama 25 yıla kadar çıkartabilen rüzgar türbinleri, düzenli bakımların ihmal edilmesi nedeniyle 2 yıl içerisinde bile alarm verebiliyor” dedi.
Rüzgar santrallerinin maksimum oranda operasyonel ve finansal fayda sağlayabilmesi için eğitimli teknisyen, teknoloji ve ileri düzey ekipmanın bir araya geldiği bir bakım hizmetinin türbinlere mutlaka uygulanması gerektiğini belirten Genel Müdür Ali
Aydın, türbin bakımının önemini ve inceliklerini şöyle dile getirdi: “Yıllardan beri edindiğimiz tecrübeyle değişik tiplerdeki türbin kanadı hasarlarına karşı farklı kanat bakım ve onarım hizmetleri veriyoruz.
Bu hasarların doğasını inceleyerek doğru onarımın hangi şekilde yapılacağını tespit ediyor ve bu onarımı sertifikalı, eğitimli çalışan uzmanlığı, gelişmiş ekipman ve Kanat Erişim teknolojileriyle (platform, sky climber) birleştirerek uyguluyoruz. Böylece türbinlerin servis hayatını en üst seviyeye çıkartarak enerji kaybı ihtimalini en aza indiriyoruz.”