Uluslararası Enerji Ajansı tarafından yayınlanan “Küresel Hidrojen Görünümü 2023” raporuna göre, 2030 yılına kadar dünya genelinde düşük emisyonlu hidrojen üretimi 38 milyon tonu aşabilir.
Küresel enerji sektörü, düşük emisyonlu hidrojen üretimi için büyük projelere doğru hızla ilerliyor.
Hızla artan proje sayısı ve büyüyen üretim kapasitesi
Hidrojen enerjisi alanındaki projeler hızla artıyor ve dünya genelinde 42 hükümet hidrojen stratejilerini belirlemiş durumda. Bu, düşük emisyonlu hidrojen üretimine yönelik büyük bir atılımın işareti olarak kabul edilebilir.
Özellikle Çin, elektroliz yöntemiyle hidrojen üretiminde lider konumda bulunuyor. 2020 yılında dünya genelindeki elektroliz kapasitesinin sadece %10’una sahip olan Çin, 2022 yılı itibarıyla bu kapasiteyi 200 MW’dan 1,2 GW’a yükseltti. Ayrıca, dünyanın en büyük elektroliz projesine sahip olan Çin, bu alandaki liderliğini pekiştiriyor.
Maliyet sorunları ve hükümet desteği
Ancak, hidrojen üretimindeki hızlı büyüme maliyet sorunlarına yol açıyor. Enflasyon, ekipman ve finansman maliyetlerini artırarak projelerin banka kabul edilebilirliğini tehdit ediyor. Bu nedenle, hükümetlerin projeleri desteklemesi gereken maliyet farkını kapatmak için daha fazla yatırım yapılması gerekebilir.
Düşük emisyonlu hidrojenin talebi ve ihracat potansiyeli
Düşük emisyonlu hidrojenin talebi 2022 yılında tarihi bir seviyeye ulaşmış olsa da, talep hala geleneksel kullanım alanlarında yoğunlaşıyor. Endüstri ve rafineri sektörleri, hidrojen talebinin büyük bir kısmını oluşturuyor. Ancak, yeni uygulamalarda düşük emisyonlu hidrojenin benimsenmesi oldukça yavaş ilerliyor.
Hidrojen ticaretinin uluslararası boyutta büyümesi için talebin artması kritik öneme sahip. Ancak, talep sinyalleri ve ihracat projelerinin gerçekleşmesi için sıkı çalışma gerekiyor. İnşaat süreleri uzun olan altyapı projelerinin hızla geliştirilmesi gerekiyor.
Politika ve sertifikasyon sorunları
Hidrojenin çevresel özelliklerine yönelik düzenlemeler ve sertifikasyon sorunları, pazarın bölünmesine yol açabilecek önemli farklılıklar içeriyor. Bu nedenle, uluslararası işbirliği bu konuda çözüm bulmada kritik öneme sahiptir.
Hükümetlerden atılması gereken adımlar
Hükümetler, düşük emisyonlu hidrojenin fırsatlarını tam anlamıyla değerlendirebilmek için bir dizi önlem almalıdır. Destek programlarının hızla uygulanması, talebin oluşturulmasına yönelik daha cesur adımlar atılması ve uluslararası işbirliğinin teşvik edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, düzenleyici engellerin hızla ele alınması ve projelerin finansmanına destek sağlanması da kritik öneme sahiptir.
Sonuç olarak, düşük emisyonlu hidrojenin potansiyeli büyük olsa da, bu potansiyeli gerçeğe dönüştürmek için hükümetlerin ve özel sektörün birlikte hareket etmesi gerekiyor. Dünya, sürdürülebilir enerji geleceğine doğru büyük bir adım atmak için hazır, ancak bu adımı atmaktan kaçınmak, iklim hedeflerine ulaşma şansımızı tehlikeye atabilir.
Kaynak
EA (2023), Küresel Hidrojen İncelemesi 2023 (Raporun orjinal halini indirmek için tıklayınız), IEA, Paris, Lisans: CC BY 4.0