Rüzgar enerjisi kömür ve doğal gazdan sonra dünyadaki en büyük elektrik üretim kaynağı olarak kabul ediliyor. Dünyada 570 GW kurulu rüzgar kapasitesi mevcut. Yenilenebilir enerji teknolojilerinin gelişmesi ve maliyet olarak da ucuzlaması sayesinde 2030’da kurulu rüzgar enerjisi kapasitesinin ikiye katlanacağı öngörülüyor.
Türkiye de rüzgar enerjisi konusunda son yıllarda önemli gelişme kaydetti. Ülke genelinde 180’den fazla santral faaliyet gösteriyor. Bu santrallerde 3.285 adet türbin kurulu bulunuyor. Kurulu kapasite ise 8 bin MW’ye yaklaşmış durumda. Sektörde 7 bin kişilik istihdam sağlanıyor. Sektör temsilcileri 2030 yılına kadar 25 bin MW kurulu güç hedefini dile getiriyor.
Rüzgar enerjisini elektriğe dönüştürülmesinde rüzgar türbinleri kullanılıyor. Yıllar içerisinde yapılan yatırımlar ve rüzgar enerjisine duyulan ihtiyaç ile sayıları artan rüzgar türbinlerinin geleceğini ise düzenli ve düzensiz bakımlar belirliyor.
Yurtiçi ve yurtdışındaki rüzgar enerjisi santrallerine servis hizmetleri sunan Ülke Enerji’nin Genel Müdürü Ali Aydın’a göre, 25 yıllık bir ekonomik ömür için rüzgar türbinlerinde düzenli bakımların yapılması gerekiyor.
YÜKSEK YATIRIM VE BÜROKRATİK İŞLEMLER
Bir rüzgar türbinin işlev hale gelmesi ciddi bir süreci kapsıyor. Kurulacak rüzgar türbini için yüksek yatırımların yapılmasının yanı sıra, bürokratik işlemler ve inşası yıllar içerisinde gerçekleşebiliyor. Zorlu bir süreçten sonra üretime başlayan rüzgar türbinlerinin zorlu hava şartlarında yıpranarak ömrünü kısaltması ise büyük bir tehlike olarak görülüyor. Rüzgar türbinlerinin bakımları yapılmadığında yatırımcıya, üreticiye ve ülke enerjisine dönüşünün zararlı olduğunu belirten Ali Aydın, rüzgar türbininden beklenilen performansı alabilmenin anahtarı olarak düzenli bakımları işaret ediyor.
TÜRBİNİN ÖMRÜ BAKIMLARA BAĞLI
Kurulu olan ve üretime başlayan rüzgar türbinlerinde gözle görülen ya da görülmeyen birçok hasar ömrünü etkiliyor. Özellikle gözle görülemeyen hasarların tespit edilememesi nedeniyle rüzgar türbinlerinde zamanla büyük sorunlar oluşabiliyor ya da türbin kanatlarındaki ilk başta önemsenmeyen bir çizik, türbinin durmasından kanadın türbinden ayrılmasına kadar pek çok soruna yol açabiliyor.
Düzenli bakımlarla rüzgar türbinlerinin ömürlerinin ortalama 25 yıla kadar çıkabildiğini ifade eden Ali Aydın, rüzgar türbinlerine ait bileşenlerin bakım takipleri düzenli yapılmadığı takdirde alarm verdiğini ve ciddi zararlar ortaya çıkaracağını aktarıyor.
Avrupa ile kıyaslandığında ülkemizde sundukları bakım ve hizmetlerin yüksek seviyede olduğunu savunan Ali Aydın, sahip oldukları teknolojik altyapı, kalifiye eleman ve tecrübe ile rüzgar enerjisinin bel kemiği olan türbinlerin ömürlerini uzattıklarını ve verimlilikleri artırdıklarını dile getiriyor.