Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, şu ana kadar rüzgar enerjisindeki büyümenin ana gücünün karadaki rüzgar santrallerinden sağlandığını ve fiyatların düştüğünü belirterek, “İkinci bir dalga ise deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisinden gelecek. Offshore rüzgar enerjisinde büyük bir patlama yaşanacak. Ekim ayında raporumuzda detayları açıklayacağız.” dedi.

Birol, mayısta vefat eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı personeli Süleyman Mümin Bulut anısına düzenlenen “Küresel Enerji Gelişmeleri” başlıklı programda konuştu. Dünya genelinde ekonomik, siyasi ve teknolojik gelişmelerin enerji dönüşümünü etkilediğini anlatan Birol, “Yenilenebilir enerjinin tüm alanlarında hızlı bir gelişim yaşanıyor. Temiz kaynaklardan elektrik enerjisi üretiminde çok hızlı artış görünüyor. Bu değişimin birinci nedeni fiyatların ucuzlaması, ikinci neden ise arz güvenliği ve çevre” diye konuştu.

YÜZDE 50’LERE GELİRSE ÖNLEM ALMAK LAZIM

Birol, rüzgar enerjisinin yenilenebilir enerji kaynakları içinde daha fazla büyüme eğilimi gösterdiğini belirterek, “Ülkelerin toplam elektrik üretiminde rüzgar ve güneşin payı giderek büyür ve yüzde 50’lere gelirse burada çok dikkatli olmak gerekiyor. Yedek kapasiteler yapmak, depolama teknolojilerine yönelmek gibi bir dizi önlem almak lazım.

Bu bakımdan yenilenebilirle ilgili hükümetlere düşen iki görev var biri teşvik etmek ve çeşitli iş modelleriyle büyütmek ikincisi de güneş ve rüzgarı en güvenli ve ekonomik şekilde elektrik şebekelerine ve sektörüne entegre etmek. Şu ana kadar rüzgar enerjisindeki büyümenin ana gücü karadaki rüzgarlardan sağlandı ve fiyatlar düştü. İkinci bir dalga ise offshore rüzgar enerjisinden gelecek. Offshore rüzgar enerjisinde büyük bir patlama yaşanacak. Ekim ayında raporumuzda detayları açıklayacağız” diye konuştu.

PETROLDE ABD AVANTAJLI

Birol, petrol üretiminde ABD’nin büyük avantaja sahip olduğunu belirterek, gelecek 10 yıl içinde dünyaki toplam petrol üretiminin yarısının tek başına ABD’den geleceğini söyledi.

Bu durumun ABD’yi petrol sektörü ve dış politikada son derece güçlü bir ülke haline getirdiğini dile getiren Birol, “Şu anda ABD’nin petrol üretimi yüksek ama petrol üretiminin bir kısmı iç tüketimde kullanılıyor. Ancak giderek artan üretim sayesinde çok önemli bir petrol ihracatçısı haline gelecek. Bu da Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ülkelerinin üretim ve fiyat politikalarını ciddi bir şekilde etkileyecek. Bu, Türkiye gibi petrol ithalatçısı ülkeler için güzel bir haber” dedi.

Birol, küresel piyasalarda gelecek dönemde petrol arzına ilişkin bir endişe olmayacağı öngörüsünün şu an petrolün varil fiyatının 60 dolar civarlarında seyretmesini desteklediğini kaydetti.

Bir Cevap Bırakın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.