EPDK’nin 24 Aralık 2025’te yürürlüğe giren yönetmelik değişikliği, LNG ve spot boru gazı gibi esnek tedarik araçlarını lisans ve tanım düzeyinde netleştirerek doğal gaz piyasasının kısa vadeli dengeleme kapasitesini güçlendirmeyi hedefliyor. Bu adım, artan yenilenebilir üretim payının yarattığı dalgalanma risklerinin yönetilmesine yönelik geçiş dönemi ihtiyaçlarıyla birlikte okunuyor.
Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklik: Yeni kavramlar ve kapsam genişlemesi
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği 24 Aralık 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlayarak yürürlüğe aldı. Düzenleme ile lisans yönetmeliğinin tanımlar bölümü güncellendi ve piyasa faaliyetlerinin kapsamı genişletildi.
Yönetmeliğe eklenen tanımlar arasında doğal gazın sıvılaştırılması, sıvılaştırma tesisi, yüzen LNG terminali (FSRU), günlük referans fiyat (GRF) ve spot boru gazı ithalatı yer aldı. Bu değişiklik, LNG altyapısı ve kısa vadeli ithalat mekanizmalarının mevzuat içinde daha açık biçimde konumlanmasını sağladı.
FSRU, GRF ve spot boru gazı: Esnek tedarik için mevzuat dili
FSRU tanımının yönetmeliğe girmesi, LNG’nin boşaltımı, depolanması, gazlaştırılması ve iletim şebekesine verilmesi gibi işlevleri üstlenen yüzen terminallerin lisans ve uygulama çerçevesini netleştiren bir adım olarak okunuyor. GRF tanımı ise Organize Toptan Doğal Gaz Satış Piyasası Yönetmeliği ve ilgili mevzuatla bağlantılı bir fiyat referansını lisans rejimine taşıyor.
Spot boru gazı ithalatının tanımlanması, 19 Eylül 2019 tarihli usul ve esaslara atıfla kısa vadeli boru gazı ithalatını mevzuat içinde daha görünür hale getiriyor. Bu üç başlık birlikte, piyasada kısa vadeli arz esnekliği ve fiyat sinyali üretimi açısından bir altyapı dili kuruyor.
Sıvılaştırma lisansı: LNG’ye dönüştürme ve hizmet modeli
Düzenleme, lisans türleri arasına sıvılaştırma lisansı ekleyerek yurt içinde üretilen ve veya ithal edilen doğal gazın LNG’ye dönüştürülmesine yönelik tesislerin işletilmesini lisans zorunluluğuna bağladı. Buna göre, LNG’ye dönüştürme faaliyetinin amacı ihracat veya yurt içinde yeniden satış olarak tanımlanırken, bu tesisleri işletecek şirketlerin Kurul’dan lisans alması gerektiği hükme bağlandı.
Sıvılaştırma lisansı sahiplerinin gerekli diğer lisansları almak kaydıyla toptan satış ve ihracat faaliyeti yürütebilmesi ve ayrıca tedarikçilere ile ihracat lisansı sahiplerine sıvılaştırma hizmeti sunabilmesi de düzenlemede yer alan çerçeve hükümler arasında bulunuyor.
İthalat lisans başvuruları: 9/A maddesi ile sözleşme içeriği netleşti
Yönetmeliğe eklenen 9/A maddesi, ithalat lisans başvurularında sunulacak bilgi ve belgeleri ayrıntılandırdı. İthalat sözleşmelerinde talep edilen lisans süresi boyunca her takvim yılı için ithal edilecek doğal gaz miktarlarının, sözleşme sürelerinin ve süre uzatımlarının, öngörülen yıllık ve mevsimlik ithalat miktarları ile teslim ve veya giriş noktasının yer alması zorunlu hale getirildi.
İthalat sözleşmesinin başvuru tarihinde satıcı ile henüz imzalanmamış olması halinde, belirtilen hususları içeren satıcı tarafından da imzalanmış bir ön anlaşmanın sunulabilmesi ve nihai sözleşmenin lisans verilmeden önce Kuruma ibraz edilmesi çerçevesi düzenlendi.
Yeşil dönüşüm bağlantısı: Şebeke esnekliği ve geçişin dengeleme ihtiyacı
Bu değişiklik doğrudan yenilenebilir enerji yatırımlarını teşvik eden bir düzenleme değil; ancak rüzgar ve güneş gibi değişken kaynakların elektrik üretimindeki payı arttıkça büyüyen şebeke esnekliği ve kısa vadeli dengeleme ihtiyacının enerji sistemi üzerindeki etkileriyle yakından ilişkili görülüyor. Üretim profilindeki ani değişimler, iletim ve dağıtım sistemlerinde daha hızlı tepki verebilen destekleyici mekanizmalara olan ihtiyacı artırıyor.
LNG altyapısı ve spot boru gazı tedariki, bu noktada uzun vadeli arz kontratlarından bağımsız, kısa vadeli ve ayarlanabilir kaynaklar olarak öne çıkıyor. Bu araçlar, yenilenebilir üretimin düşük seyrettiği veya talebin beklenmedik biçimde yükseldiği dönemlerde sistemin dengede kalmasına katkı sağlamak amacıyla kullanılıyor.
Bu çerçevede söz konusu düzenleme, fosil yakıt kullanımını kalıcı biçimde genişleten bir politika yönelimi olarak değil; enerji dönüşümünün geçiş aşamasında ortaya çıkan belirsizlikleri ve operasyonel riskleri yönetmeye dönük bir piyasa altyapısı güncellemesi olarak değerlendirilebilir.
İlgili haberler
- EPDK şeffaflık ve piyasa davranışları yönetmelik taslağı
- TEİAŞ Dünya Bankası 750 milyon dolar kredi: Akıllı şebeke ve LNG esnek tedarik vurgusu
- Cengiz Enerji’nin yeni CEO’su Ahmet Türkoğlu oldu
- Türkiye 2024’te elektriğin yüzde 46’sını yenilenebilirden üretti: SHURA raporu

















