Ana Sayfa AI Meta’nın 20 yıllık nükleer enerji anlaşması: Veri merkezlerine sürdürülebilir güç

Meta’nın 20 yıllık nükleer enerji anlaşması: Veri merkezlerine sürdürülebilir güç

Yazar

Haz 8, 2025 @ 20:56 Değiştirilme tarihi: Haz 8, 2025 @ 21:22

Meta Platforms Inc. (NASDAQ: META), yapay zeka destekli veri merkezlerinin artan enerji ihtiyacını karşılamak için Constellation Energy ile 20 yıllık nükleer enerji anlaşması imzaladı.

Meta, Clinton Nükleer Santrali’nin tüm kapasitesini 20 yıl süreyle satın alıyor

Meta Platforms, Constellation Energy’nin Illinois’teki Clinton Clean Energy Center adlı nükleer santralinden 1.121 MW’lık tüm elektrik üretimini 20 yıl boyunca satın almak üzere anlaşmaya vardı. Anlaşma Haziran 2027’de başlayacak ve Meta’nın ABD genelindeki veri merkezlerini desteklemek için kullanılacak.

Meta Constellation Energy nükleer enerji anlaşması — Clinton Temiz Enerji Merkezi, Fotoğraf: Constellation Energy

Yapay zeka merkezleri için temiz ve kesintisiz enerji

Meta’nın hedefi, yapay zeka uygulamaları ve büyük veri işleme altyapılarının büyümesiyle birlikte artan enerji ihtiyacını karşılamak. Geleneksel yenilenebilir kaynaklar olan güneş ve rüzgar enerjisi, bu ölçekte süreklilik sağlayamadığı için, nükleer enerji Meta için istikrarlı ve karbon sıfır bir çözüm sunuyor.

Santralin kapanması önlendi, kapasite artırılıyor

Anlaşma, Clinton santralinin planlanan kapanışını engelleyerek 2047’ye kadar faaliyet göstermesini sağladı. Ayrıca, santralin üretim kapasitesi 30 MW artırılarak yaklaşık 20.000 haneye eşdeğer ek elektrik sağlanacak.

İstihdam ve yerel ekonomiye katkı

Santralin açık kalmasıyla 1.100 yüksek maaşlı iş korunacak ve yıllık 13,5 milyon dolarlık vergi geliri sağlanacak. Ayrıca toplumsal yatırımları desteklemek üzere bir yardım fonu oluşturulacak.

Meta’nın uzun vadeli temiz enerji stratejisi

Meta, %100 yenilenebilir enerji hedefi doğrultusunda, mevcut nükleer santralleri destekleyerek hem sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşıyor hem de veri merkezlerinin enerji sürekliliğini garanti altına alıyor. Şirket, ek olarak 1 ila 4 GW aralığında yeni nükleer kapasiteyi devreye almak için teklif toplama süreci başlattı.

Piyasa ve sektör tepkileri

Constellation Energy Corporation’nın (NASDAQ: CEG) hisse değeri, anlaşmanın duyurulmasıyla birlikte %6’ya varan artış gösterdi. Anlaşmanın piyasa fiyatı, ZEC (Zero Emission Credit) teşviklerinin sona ereceği dönemi kapsayacak şekilde 80–90 USD/MWh civarında olduğu tahmin ediliyor.

Yapay zeka çağında enerji denklemine nükleer çözüm

Günümüzün yapay zeka ve veri devriminde enerji talebi, tarihte benzeri görülmemiş hızda artıyor. Her büyük dil modeli eğitimi veya sürekli aktif olan veri merkezleri, megawatt seviyesinde enerji tüketiyor. Sadece bir GPT modelinin eğitimi için harcanan enerji, ortalama bir ABD hanesinin yıllık tüketimine eşdeğer.

Güneş ve rüzgar tek başına yetmiyor

Yenilenebilir enerji kaynakları, çevresel faydaları ve düşen maliyetleriyle enerji geçişinin temelini oluşturuyor. Ancak güneş enerjisinin gece üretim yapamaması ve rüzgâr enerjisinin değişkenliği nedeniyle, enerji üretiminde süreklilik sorunu bulunuyor. Enerji depolama sistemleri (batarya çözümleri) bu süreklilik problemini kısmen çözebilse de, yapay zeka veri merkezleri gibi yoğun ve sürekli artan enerji talebini karşılamakta tek başına yetersiz kalabilir.

Özellikle yapay zeka sistemlerinin enerji talebinin yoğunluğu, sürekli ve büyük ölçekli enerji ihtiyacı yaratıyor. Batarya teknolojilerindeki mevcut gelişmelere rağmen, bu yoğun enerji talebinin tam olarak ve sürekli karşılanabilmesi için güvenilir, yüksek kapasiteli ve kararlı üretim sağlayabilen nükleer enerji gibi kaynakların devrede olması zorunlu hale geliyor. Bu nedenle, yenilenebilir kaynakların yanında güçlü ve istikrarlı bir destekleyici olarak nükleer enerjinin kullanımı kritik önem taşıyor.

Nükleer enerji, sürdürülebilir dijital çağ için köprü mü?

Nükleer enerji, sabit üretim kapasitesiyle bu boşluğu doldurabilecek az sayıdaki kaynaklardan biri. Karbon emisyonu sıfır, kapasite faktörü yüksek ve geniş alana ihtiyaç duymuyor. Üstelik, mevcut santrallerin ömrünün uzatılması, sıfırdan santral inşasına göre çok daha düşük maliyetli.

Enerji verimliliği ve yeni teknolojiler eş zamanlı geliştirilmeli

Veri merkezlerinin enerji kullanımında optimizasyon kaçınılmaz. Google ve Meta gibi firmalar, sıvı soğutma sistemleri, yapay zeka destekli enerji yönetimi ve modüler sistem mimarileri ile enerji yoğunluklarını azaltmaya çalışıyor. Ancak bu yeterli değil; altyapının büyüme hızı, verimlilik kazanımlarını geride bırakıyor.

Destekleyici veriler

ABD’deki veri merkezlerinin toplam elektrik tüketimi 2022’de 90 TWh seviyesindeydi. Bu, ülke tüketiminin yaklaşık %2’sine karşılık geliyor.
IEA’ya göre, 2026’ya kadar AI ve veri merkezleri kaynaklı enerji tüketimi iki katına çıkabilir.
Bir büyük dil modelinin eğitimi yaklaşık 300 MWh enerji tüketebilir. Bu enerji 25–30 ABD hanesinin yıllık tüketimi anlamına gelir.

Dijitalleşmenin yakıtı temiz, sabit ve akıllı enerji olmalı

Meta’nın nükleer enerji hamlesi, sadece bir satın alma anlaşması değil; dijital çağın enerji altyapısında bir paradigma değişiminin habercisi. Güneş ve rüzgar hâlâ geleceğin temel taşları olacak; ancak bu büyüme hızında onları destekleyecek, sabit ve temiz güç kaynaklarına – özellikle nükleere – stratejik düzeyde ihtiyaç duyuluyor. Yeşil Haber olarak, bu kararı çevresel sorumluluk, operasyonel süreklilik ve dijital altyapının uzun vadeli sürdürülebilirliği açısından bütüncül bir adım olarak görüyoruz.