KAGİDER kadın girişimcilik endeksi 2025 Kadın girişimcilerde gelecek umudu ve fırsat odaklılık Türkiye kadın girişimcilik izleme araştırması bulguları

KAGİDER‘in 2025 Türkiye Kadın Girişimciliği İzleme Raporu‘na göre, kadın girişimcilik endeksi 2019’a kıyasla önemli bir artış göstererek 44,0’dan 63,4’e yükseldi. Özellikle “gelecek skoru”ndaki %86,8’lik artış, kadınların geleceğe dair motivasyon ve umutlarının güçlendiğini ortaya koyuyor.

KAGİDER’den Türkiye kadın girişimciliğinin yol haritası: Zorluklar, fırsatlar ve başarılar

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), kadın girişimcilerin karşılaştığı zorlukları, elde ettikleri imkanları ve performanslarını detaylı bir şekilde analiz eden “Türkiye’nin Kadın Girişimciliği İzleme Raporu – 2025″i kamuoyuyla paylaştı. Veri toplama, analiz ve raporlama süreçleri KAGİDER desteğiyle Akademetre tarafından yürütülen araştırma, Türkiye’deki kadın girişimcilik ekosistemini çok boyutlu olarak inceleyerek güncel eğilimleri, ihtiyaçları ve yapısal sorunları tespit etmeyi hedefliyor. Rapor, aynı zamanda 2019’daki endeks çalışmasıyla karşılaştırmalı analizler sunarak gelişim alanlarını ortaya koyuyor.

 KAGİDER Başkan Yardımcısı Güzin İlker, KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu ve KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Neşecan Çekici, KAGİDER etkinliğinde
Soldan sağa: KAGİDER Başkan Yardımcısı Güzin İlker, KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu ve KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Neşecan Çekici, KAGİDER etkinliğinde.

KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu’nun da katıldığı basın toplantısında açıklanan rapor bulguları, Türkiye’de kadın girişimciliğinin ekonomik, sosyal ve duygusal boyutlarının giderek güçlendiğini gösteriyor. Bezircioğlu, “Kadın girişimciliği, sadece bireysel başarılarla sınırlı kalmayan, toplumun tamamını dönüştüren güçlü bir ekonomik ve sosyal dinamiktir. Kadın girişimciler yeni iş alanları yaratıyor, istihdam sağlıyor, yenilikçiliği teşvik ediyor ve eşitsizlikleri azaltarak çarpan etkiler meydana getiriyor,” dedi. McKinsey’nin bir raporuna da atıfta bulunan Bezircioğlu, kadın girişimcilerin eşit fırsatlara sahip olması durumunda 2030’a kadar küresel ekonomiye 13 trilyon dolar ekleme potansiyeli olduğunu belirtti.


Kadın girişimcilik endeksinde çarpıcı iyileşme: Geleceğe güven tam

Araştırmanın en dikkat çekici sonuçlarından biri Kadın Girişimcilik Endeksi’ndeki belirgin artış oldu. 2019 yılında 44,0 olan genel endeks skoru, 2025 yılında 63,4’e yükseldi. Bu artışta en büyük pay, %97,3’lük bir sıçramayla 86,8 puana ulaşan “Gelecek Skoru”na ait. Bu durum, kadın girişimcilerin geleceğe dair beklenti, motivasyon ve umutlarının önemli ölçüde güçlendiğini gösteriyor.

KAGİDER kadın girişimcilik endeksi 2025 Kadın girişimcilerde gelecek umudu ve fırsat odaklılık Türkiye kadın girişimcilik izleme araştırması bulguları
“Türkiye’nin Kadın Girişimciliği İzleme Raporu – 2025” indirmek için görsele tıklayınız.

KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Neşecan Çekici, raporun ayrıntılarını paylaşırken, bu ilerlemenin kadın girişimcilerin artık daha umutlu ve kararlı olduğunu gösterdiğini ifade etti.

Girişimcilik motivasyonları değişiyor: Fırsat odaklılık ön planda

Rapora göre, kadınların girişimcilik motivasyonlarında da önemli bir değişim gözleniyor. “Zorunluluktan girişimcilik” anlayışı yerini “fırsat odaklı girişimciliğe” bırakıyor. Girişimciliğe başlama sebepleri arasında “fırsat gördüm ve değerlendirdim” diyenlerin oranı %53,6 ile öne çıkarken, ekonomik zorunlulukların etkisi azalmış durumda[.

Kadın girişimcilerin girişimci olmaya yönelik temel motivasyonları arasında “sevdiği işi yapmak” (%23,3) ilk sırada yer alıyor. Girişimciliğin kadınlara en çok “özgüven” (%82,9) ve “toplumsal saygınlık” (%73,8) kazandırdığı belirtilirken, “maddi bağımsızlık” (%64,4) da güçlü bir kazanım olarak öne çıkıyor.

Kadın girişimcilerde gelecek umudu ve fırsat odaklılık KAGİDER kadın girişimcilik endeksi 2025 Türkiye kadın girişimcilik izleme araştırması bulguları

Finansmana erişim artıyor ancak riskler de gündemde

Araştırma, kadın girişimcilerin finansmana erişiminde önemli bir artış olduğunu ortaya koyuyor. İşletme kuruluş aşamasında kredi veya borç kullananların oranı 2019’da %45,0 iken, 2025’te bu oran %86,0’a yükselmiş durumda[. Kredi veya borç kullananların %80,2’si bu finansmanı bankalardan sağladığını belirtiyor. Benzer şekilde, bir önceki yıl (2024) kredi veya borç kullananların oranı da 2019’daki %43,0 seviyesinden 2025’te (2024 için sorulan) %70,0’a çıkmış.

Kredi kullanımındaki bu artış, finansal destek imkânlarının yaygınlaştığını göstermekle birlikte, KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu’nun da belirttiği gibi, kadın girişimcilerin daha fazla riskle karşı karşıya olduğunu da işaret ediyor olabilir.

Kuruluş aşamasında hibe veya karşılıksız maddi destek alanların oranı %54,7 olarak belirlenirken, bu desteklerin %40,0’ı KOSGEB, TÜBİTAK gibi kurumlardan alınan hibelerden oluşuyor.

Eğitim ve dijitalleşme kadın girişimcilerin gücüne güç katıyor

Kadın girişimcilerin %77,8’i son 5 yılda girişimcilikle ilgili bir eğitim aldığını belirtiyor. Bu eğitimlerin büyük çoğunluğu (%80 civarı) online olarak gerçekleşmiş. En çok alınan eğitimler arasında “Liderlik” (%52,0) ve “Satış” (%43,6) öne çıkıyor.

Dijital platformlar da kadın girişimciler tarafından yaygın bir şekilde kullanılıyor. Araştırmaya katılan ve sosyal medya üzerinden faaliyet yürüten kadın girişimcilerin %98,8’i Instagram kullandığını belirtiyor. Dijital platformların en yaygın kullanım amacı ise %89,1 ile “reklam”. Yapay zeka kullanımı henüz düşük bir oranda (%2,2) olsa da, kullananların çoğunlukla reklam amacıyla faydalandığı görülüyor.

2025 Türkiye kadın girişimcilik izleme araştırması bulguları Kadın girişimcilerde gelecek umudu ve fırsat odaklılık KAGİDER kadın girişimcilik endeksi

Kadın girişimciliğinin duygusal ve sosyal dinamikleri: Yalnızlık, yük ve ilham olmak

Rapor, kadın girişimciliğinin sadece ekonomik bir faaliyet olmadığını, aynı zamanda “yalnızlık, içsel yük ve duygusal yorgunluk” gibi boyutlarla şekillendiğini ortaya koyuyor. Kadınlar hem işlerini hem de aile ve sosyal yükümlülüklerini aynı anda omuzlamak zorunda kalıyorlar. “Yapmak zorundayım” gibi ifadeler, bu sorumluluğun içselleştirilmiş bir görev haline geldiğini gösteriyor.

Esra Bezircioğlu, “Bir kadın girişimci için başarı, yalnızca kârlılık tablolarına yansıyan rakamlardan ibaret değildir; bazen hiç tanımadığı bir müşterinin onun emeğini değerli bulup satın alması, bazen bir başkasının ‘hikayenden ilham aldım’ diyerek cesaret bulmasıdır,” diyerek bu duygusal boyuta dikkat çekiyor. Girişimcilik, aynı zamanda bir rol model olma ve sosyal fayda sağlama süreci olarak da yaşanıyor.

Buna rağmen, kadın girişimcilerin %62,4’ü işleriyle ilgili zorluk yaşadığında hiçbir yerden destek almadığını belirtiyor (2019’da bu oran %28,0 idi). Destek alanlar ise en çok eşlerinden/partnerlerinden (%36,0) ve ailelerinden (%34,2) destek görüyor[cite: 196, 197]. En çok ihtiyaç duyulan destek alanları ise mentorluk (%25,6) ve pazarlama desteği (%21,7) olarak sıralanıyor.

Algı ve beklentiler: “Kadın olduğu halde yaptı” söylemi değişmeli

Araştırma, kadın girişimcilerin toplumda hala “kadın olduğu hâlde yaptı” gibi ifadelerle anıldığını, başarılarının istisnai görüldüğünü ortaya koyuyor. KAGİDER Başkanı Bezircioğlu, “İş dünyasında var olabilmek için ‘başarılarının olağanüstü’ olması gerektiği algısı, kadınları sürekli olarak kahramanlık sergilemeye mecbur bırakıyor. Oysa gerçek destek, kadınların olağanüstü başarılar göstermesine gerek kalmadan, herkesle eşit koşullarda rekabet edebilmelerini sağlamaktan geçiyor,” diyor.

Kadın girişimcilerin %96,9’u “Bir kadın girişimci olarak kendimle gurur duyuyorum” ifadesine katılırken, “İşimde sürekli olarak başaramama korkusu yaşıyorum” diyenlerin oranı 2019’daki %25,0’dan 2025’te %51,1’e yükselmiş]. Bu, her iki kadından birinin başarısızlık korkusunu sürekli hissettiğini gösteriyor.

KAGİDER kadın girişimcilik endeksi 2025 Türkiye kadın girişimcilik izleme araştırması bulguları Kadın girişimcilerde gelecek umudu ve fırsat odaklılık

Gelecek planları ve beklentiler: Büyüme ve yeni yatırımlar öncelikli

Kadın girişimcilerin gelecek planlarında önemli bir iyimserlik hakim. 2025 yılında kadın girişimcilerin %62,9’u Türkiye’de yeni bir iş kurmayı planladığını belirtirken, bu oranın 2019’da %34,0 olduğu görülüyor. Mevcut girişimini satma planı (%40,9)  ve Türkiye’de yeni iş kuracak girişimcilere yatırım yapma (%32,0) gibi planlar da artış göstermiş. Ancak yurtdışına açılım planlarında (yeni iş kurma %6,4, mevcut girişimle faaliyet gösterme %4,4 belirgin bir düşüş gözlemleniyor.

Gelecek 12 aya yönelik beklentilerde ise toplam ciroda (%76,9), karlılıkta (%75,3) ve istihdam edilen kişi sayısında (%72,2)  artış bekleniyor. En çarpıcı artış ise kredi kullanımı beklentisinde: 2019’da %24,0 olan bu oran, 2025’te %63,1’e fırlamış durumda.

Yeşil Haber’in değerlendirmesi ve stratejik öneriler

KAGİDER’in 2025 Türkiye Kadın Girişimciliği İzleme Raporu, kadınların ekonomik ve sosyal hayattaki rollerinin güçlendiğini, girişimcilik ekosisteminde daha görünür ve etkin hale geldiklerini net bir şekilde ortaya koyuyor. Geleceğe dair umut ve motivasyonlarındaki artış, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması için büyük bir potansiyel taşıyor. Ancak, finansmana erişimin artmasıyla birlikte artan riskler, devam eden toplumsal önyargılar ve duygusal yükler, bu potansiyelin tam olarak hayata geçirilmesinin önündeki engeller olarak duruyor.

Raporun da vurguladığı stratejik öneriler  oldukça önemli: Mentorluk programlarının geliştirilmesi, dijital okuryazarlık ve teknoloji eğitimlerinin yaygınlaştırılması, kadınlara özel finansal ürünler tasarlanması, pazarlama ve görünürlük desteğinin artırılması, toplumsal algıyı dönüştürecek kampanyalar yapılması ve yerel destek merkezleri kurulması, kadın girişimciliğinin önünü daha da açacaktır. KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Neşecan Çekici’nin de belirttiği gibi, kadın girişimciliğinin güçlenmesi için daha fazla rehberlik, finansal ve dijital eğitim ile yapay zeka alanında yetkinlik kazandıracak programlara ihtiyaç duyuluyor.

Yeşil Haber olarak, kadın girişimciliğinin sürdürülebilir bir geleceğin temel taşlarından biri olduğuna inanıyoruz. Kadınların ekonomik olarak güçlenmesi, sadece bireysel refahı değil, aynı zamanda çevresel ve toplumsal sürdürülebilirliği de beraberinde getirecektir. Bu tür kapsamlı araştırmaların, politika yapıcılara ve tüm paydaşlara yol göstererek daha adil, eşitlikçi ve sürdürülebilir bir girişimcilik ekosistemi oluşturulmasına katkı sağlamasını diliyoruz.

KAGİDER’in 2025 raporunda kadın girişimcilerin ‘gelecek skoru’ndaki dikkat çekici yükseliş, önemli bir umut ışığı yakıyor. Bu pozitif ivmenin sürdürülmesi ve kadın girişimcilerin başarılarının kalıcı olması için sizce ekosistemde hangi destekler önceliklendirilmeli ve ne tür somut adımlar atılmalı? Değerli görüşlerinizi ve çözüm önerilerinizi bizimle paylaşın!

“Türkiye’de Kadın Girişimcilik İzleme Araştırması 2025” raporunu indirmek için tıkayınız.

İlgili Haberler

 

View this post on Instagram

 

A post shared by Yeşil Haber (@yesilhabernet)


Bir Cevap Bırakın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz