SKD Türkiye ve UN Global Compact Türkiye’nin İstanbul Finans Merkezi’nde düzenlediği 11. sürdürülebilir finans forumu, iklim ve kalkınma hedefleriyle uyumlu finansman, geçiş finansmanı, SKA yatırımları ve karbon piyasaları gibi başlıklarla Türkiye’nin yeşil dönüşümünün finansal çerçevesini masaya yatırdı.
Hızlı bakış
- SKD Türkiye ve UN Global Compact Türkiye’nin İstanbul Finans Merkezi’ndeki 11. sürdürülebilir finans forumu, iklim ve kalkınma hedeflerine uyumlu finansmanı merkeze aldı.
- Açılış konuşmalarında kamu ve iş dünyası temsilcileri, Türkiye’nin yeşil dönüşümünde sürdürülebilir finansın ve geçiş finansmanı politikalarının kaldıraç rolünü vurguladı.
- Geçiş finansmanı panelinde bankalar, yüksek emisyonlu sektörler ve KOBİ’ler için ölçülebilir etki odaklı dönüşüm modellerini ve riskten fırsata geçiş örneklerini paylaştı.
- SKA yatırımları oturumunda, artan küresel yatırım açığına rağmen çok paydaşlı iş birliği ve yeni finansman mekanizmaları öne çıkan çözüm alanları olarak tartışıldı.
- Kapanışta SPK, 600 milyar TL’yi aşan yeşil ve sürdürülebilir temalı borçlanma araçlarıyla sermaye piyasalarının Türkiye’nin yeşil dönüşüm stratejisindeki rolünü detaylandırdı.
İklim ve kalkınma hedeflerine uyumlu finans teması İstanbul finans merkezinde buluştu
İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) ile UN Global Compact Türkiye iş birliğiyle düzenlenen sürdürülebilir finans forumu, 11 Aralık 2025’te İstanbul Finans Merkezi’nde 11. kez gerçekleştirildi. Bu yılın teması, Türkiye’nin iklim ve kalkınma politikalarını finansal sistemle buluşturan “iklim ve kalkınma hedeflerine uyumlu finans” olarak belirlendi.
Forum, 2013’ten bu yana finans sektöründe sürdürülebilirlik uygulamalarının ekonomi, çevre ve toplum üzerindeki etkilerinin tartışıldığı en kapsamlı platformlardan biri olma özelliğini koruyor. Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, QNB Türkiye, Şekerbank, Türkiye İş Bankası ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) ana sponsorluğunda ve İstanbul Finans Merkezi ev sahipliğinde gerçekleştirilen etkinlikte finans ve reel sektörün önde gelen temsilcileri bir araya geldi.

Açılışta verilen ortak mesaj: Dönüşümün temeli sürdürülebilir finans
Forum, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik, UN Global Compact Türkiye yönetim kurulu üyesi Haluk Kayabaşı ve SKD Türkiye yönetim kurulu başkanı Ediz Günsel’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuşmalarda ortak vurgu, iklim hedefleriyle uyumlu kalkınma için finansal sistemin yönünün ve hızının yeniden tanımlanması gerektiği yönünde oldu.
Hazine ve maliye bakanlığı: Yeşil finans ekosistemi için yeni araçlar ve çerçeve
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik, küresel finansal mimarinin iklim dostu yatırımları önceleyen yeni bir döneme girdiğini, Türkiye’nin de bu dönüşümün aktif bir parçası olduğunu vurguladı. Çelik, uluslararası finans kuruluşlarıyla yakın iş birliği içinde, ülkenin kalkınma öncelikleriyle uyumlu finansman modelleri geliştirdiklerini belirtti.
Çelik, bu yıl uluslararası finansal kuruluşlardan sağlanan dış finansman tutarının 15 milyar doları aştığını, bu kaynağın yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, sulama modernizasyonu, iklime dayanıklı tarım, düşük karbonlu ulaşım ve şehirlerin iklim risklerine karşı güçlendirilmesi gibi alanlardaki projelere yönlendirildiğini ifade etti. Yayınlanan sürdürülebilir finansman çerçeve dokümanı ile özel sektörün dönüşümüne rehberlik ettiklerini, ulusal yeşil finans stratejisi ve eylem planı ile de 2053 net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda adil, kapsayıcı ve yenilikçi bir yeşil finans ekosistemi inşa etmeyi hedeflediklerini dile getirdi.

UN Global Compact Türkiye: Sermayenin yönü ve hızı iklim hedeflerinin kaderini belirleyecek
UN Global Compact Türkiye yönetim kurulu üyesi Haluk Kayabaşı, sermayenin hızının ve yönünün iklim eylemine yönelik hedeflerin başarısı için kritik olduğunu söyledi. Kayabaşı, Paris Anlaşması’nın etkisiyle dünya ekonomisinin dört derecenin üzerinde bir ısınma patikasından uzaklaştığını, ancak mevcut hızın halen yetersiz olduğunu vurguladı.
Kayabaşı, yıllık 1,3 trilyon dolar seviyesindeki iklim finansmanı hedefinin yakalanabilmesi için bugünkü seviyenin en az beş katına çıkması gerektiğini, eksik olanın ağırlıklı olarak “cesur finansal kararlar” olduğunu ifade etti. Türkiye’nin COP31 başkanlığı ve ev sahipliği ile Avustralya’nın müzakerelere liderlik edeceği modelin, adil ve kapsayıcı bir iklim diplomasisi için önemli bir fırsat sunduğunu belirtti. Bu süreçte özellikle karbon yoğun sektörlerin dönüşümünü destekleyecek güçlü politika ve finansman mekanizmalarının devreye alınmasının beklentilerin merkezinde yer aldığını söyledi.

SKD Türkiye: Finans olmadan dönüşüm, dönüşüm olmadan kalkınma mümkün değil
SKD Türkiye yönetim kurulu başkanı Ediz Günsel, Türkiye’nin sürdürülebilirlik yolculuğunda somut adımlar atan ülkeler arasında ön sıralarda yer aldığını belirtti. Günsel, Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ve yeşil taksonomi ile sürdürülebilirlik raporlaması, finansal piyasalar ve iklim politikalarında bütüncül bir çerçeveye kavuşulduğunu hatırlattı.
Günsel, “finans olmadan dönüşüm, dönüşüm olmadan kalkınma, kalkınma sürdürülebilir olmadıkça da geleceğin olmayacağı” fikrini vurgulayarak, iklim ve kalkınma hedeflerine uyumlu bir ekonomik yapının ancak finans sektörünün karbonsuzlaşma, enerji verimliliği ve sürdürülebilir yatırımlar alanındaki rolünün güçlenmesiyle mümkün olabileceğini dile getirdi. Türkiye’nin 2026’da ev sahipliği yapacağı COP31’in bu alandaki çalışmalara ek bir ivme kazandıracağını, forumun da yeni iş birliklerini ve sürdürülebilir finansın gelecekteki fırsatlarını şekillendirecek önemli bir platform sunduğunu ifade etti.

Geçişin Finansmanı Paneli: Yüksek emisyonlu sektörler ve kobiler için yol haritası
Forumun ilk paneli, “Geçişin finansmanı: Riskten fırsata dönüşüm” başlığıyla gerçekleştirildi. Panelde Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB), QNB Türkiye, Şekerbank, Türkiye İş Bankası ve IFC’nin üst düzey temsilcileri geçiş finansmanı yaklaşımını tartıştı.
TKYB genel müdür yardımcısı ve sürdürülebilirlik etki lideri Seçil Yıldız, Türkiye’nin net sıfır hedeflerine ulaşabilmesi için enerji, sanayi, binalar ve ulaştırma gibi yüksek emisyonlu sektörlerde kapsamlı ve iyi yapılandırılmış dönüşümlerin önceliklendirilmesi gerektiğini vurguladı. Yıldız, yeşil taksonomi ve emisyon ticaret sistemi ile bankacılıkta ölçülebilir etki göstergelerinin önem kazandığını, TKYB’nin proje ve portföy bazlı sera gazı emisyon hesaplamaları ve sonuç odaklı etki ölçüm metodolojileri uyguladığını aktardı. Kamu ve özel sektörün birlikte geliştireceği standartlar ve risk paylaşımı mekanizmalarının geçiş finansmanının etkisini ölçeklendireceğini belirtti.
QNB Türkiye sürdürülebilirlik komitesi başkanı, uluslararası bankacılık ve hazine satış yönetici direktörü Yeliz Ataay Arıkök, Türkiye’nin net sıfır 2053 hedefinin bankacılık sektörünün rolünü kökten değiştirdiğini ifade etti. Arıkök, bankaların artık yalnızca finansman sağlayan kurumlar değil, sanayiden KOBİ’lere kadar tüm ekonominin karbonsuzlaşma sürecinde temel iş ortakları haline geldiğini söyledi. QNB Türkiye’nin geçiş finansmanını iklim risklerini azaltan, rekabet gücünü artıran ve yeni iş alanları yaratan stratejik bir kaldıraç olarak gördüğünü; 2050 net sıfır hedefi ve uluslararası iş birlikleriyle yüksek emisyonlu sektörler ve KOBİ’lerin planlı ve ölçülebilir dönüşümünü desteklemeyi hedeflediklerini dile getirdi. COP31’in geçiş finansmanı alanında önemli bir dönüm noktası olmasını beklediklerini ekledi.
Şekerbank sürdürülebilir finansman grup başkanı Aslıhan Gemici, KOBİ’lerin, çiftçilerin ve yerel ekonominin dönüşümünde erişilebilir ve kapsayıcı finansman modellerinin belirleyici olduğuna dikkat çekti. Gemici, finansmanı üretim modellerini dönüştüren, verimlilik sağlayan, iklim risklerine dayanıklılığı ve sosyal etkiyi artıran bir ortaklık aracı olarak ele aldıklarını ifade etti. Uluslararası finans kuruluşlarından sağlanan uzun vadeli kaynakların önemli bölümünü sürdürülebilir tarım, KOBİ finansmanı, enerji verimliliği, kadın girişimciliği ve bölgesel kalkınma odaklı çözümlere yönlendirdiklerini, geçiş finansmanı yaklaşımının dönüşüm planı olan işletmeler için önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.
Türkiye İş Bankası sürdürülebilirlik stratejisi ve yönetişimi birim müdürü Derya Sargın Malkoç ise düzenlemelerin banka açısından salt bir uyum konusu değil, iş modelini geleceğe hazırlayan, veri kalitesini ve yatırımcı güvenini artıran stratejik bir hızlandırıcı rolü üstlendiğini belirtti. Sargın Malkoç, sürdürülebilir finans alanındaki regülasyonların, bankaların risk yönetimi ve ürün tasarım süreçlerine doğrudan entegre olduğunu vurguladı.

SKA Yatırımları Paneli: Finansman açığı ve çok paydaşlı iş birliği ihtiyacı
“SKA Yatırımları: Amaçtan Etkiye” başlığını taşıyan ikinci panelde ise TSKB, Arçelik, Enerjisa ve EBRD temsilcileri, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına (SKA) ulaşmada finansmanın rolünü ve karşılaşılan yatırım açığını ele aldı.
TSKB genel müdür yardımcısı ve sürdürülebilirlik lideri Meral Murathan, mevcut küresel eğilimler dikkate alındığında 2030 yılı için belirlenen SKA hedeflerine 2050 yılında dahi tam olarak ulaşmanın mümkün görünmediğini söyledi. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) gelişmekte olan ülkelerdeki SKA yatırım açığının 2030 yılına kadar yıllık 4 trilyon ABD dolarına çıkmasını öngördüğünü hatırlatan Murathan, finansman açığının kritik bir sorun olmakla birlikte, tek başına yeterli bir çözüm olmadığını vurguladı. Murathan, ivmenin yalnızca bankalarla değil, özel sektör, kamu kurumları ve sivil toplumun dahil olduğu çok paydaşlı ve çok boyutlu bir yaklaşımla sağlanabileceğini ifade etti.
Panelde reel sektörü temsilen Arçelik küresel finans ve kurumsal risk yönetimi direktörü Mine Şule Yazgan, Enerjisa Enerji hazine, risk, yatırımcı ilişkileri ve vergi direktörü Cem Gökmen Gökkaya ve EBRD Türkiye finansal kurumlar direktör yardımcısı Oksana Yavorskaya, SKA ile uyumlu yatırımların şirket stratejilerine entegrasyonu, iklim risklerinin yönetimi ve yatırımcı beklentileri açısından önemini farklı perspektiflerden değerlendirdi.
İnsan ve kurum dayanıklılığı: Sürdürülebilirlikte zihinsel anti kırılganlık vurgusu
Forumun en çok ilgi gören oturumlarından birinde Prof. Dr. Sinan Canan, “zihinsel anti kırılganlık, kurumsal dayanıklılık: sürdürülebilirlikte insan faktörü” başlıklı konuşmasında sürdürülebilirlik tartışmasını finansal ve teknolojik dönüşümün ötesine taşıdı. Canan, kurumların ve bireylerin belirsizlik ortamında dayanıklılıklarını artırabilmeleri için insan davranışı, psikoloji ve kurum kültürünün sürdürülebilirlik politikalarına entegre edilmesinin gerekliliğini vurguladı.
Canan, şirketlerin değişim baskısı altında kırılganlıklarını azaltarak anti kırılgan yapılara dönüşmesinin, uzun vadeli değer yaratımının ve sürdürülebilirlik performansının temel unsurlarından biri haline geldiğini; bu dönüşümün merkezinde de insani kapasitenin güçlendirilmesinin yer aldığını ifade etti.
SPK: Yeşil ve sürdürülebilir temalı borçlanma araçlarında 600 milyar liranın üzerinde ihraç
Etkinliğin kapanış konuşmasını Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) başkanı İbrahim Ömer Gönül yaptı. Gönül, sürdürülebilir finansman araçlarının ekonomilerin istikrarı ve şirketlerin sağlıklı finansal sonuçlar elde etmesi açısından kritik bir rol üstlendiğini belirtti.
Gönül, bugüne kadar 600 milyar liranın üzerinde yeşil ve sürdürülebilir temalı borçlanma aracı ihracı gerçekleştirildiğini, dijitalleşmenin sürdürülebilir finansı şeffaflık ve erişilebilir veri yönetimi açısından güçlendirdiğini vurguladı. SPK olarak sermaye piyasalarının daha güvenilir, şeffaf ve tabana yayılan bir alan olabilmesi için dijitalleşme çalışmalarına hız verdiklerini söyledi. Gönül, sürdürülebilir finans forumunun Türkiye’nin yeşil dönüşüm sürecinde farkındalığı ve iş birliğini daha da güçlendireceğine inandığını belirterek konuşmasını tamamladı.
Sizce Türkiye’nin yeşil dönüşümünde en kritik adım sürdürülebilir finans çerçevesi mi, geçiş finansmanı mı, yoksa karbon piyasalarının devreye girmesi mi? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşın.
İlgili haberler
- Garanti BBVA, UN Global Compact Hub’ta 3,5 trilyon TL’lik sürdürülebilir finansman hedefini açıkladı
- QNB Türkiye 2050 Net Sıfır taahhüdünü açıkladı, finansmanı iklim hedefleriyle uyumlayacak
- Sürdürülebilir bir gelecek için geçiş finansı webinarı
- Küresel yeşil tahvil piyasası ve Türkiye’nin potansiyeli
- Türkiye’nin ilk Karbon Piyasaları Kongresi’nde dikkat çeken mesajlar
- EBRD, Türkiye için 1 milyar €’luk Yeşil Ekonomi finansmanını onayladı









