Ana Sayfa Öne Çıkanlar Küresel havacılık sektörü SAF ile net sıfır emisyona hazırlanıyor

Küresel havacılık sektörü SAF ile net sıfır emisyona hazırlanıyor

Yazar

Haz 24, 2025 @ 15:29 Değiştirilme tarihi: Haz 24, 2025 @ 15:29

Sivil havacılık sektörü, 2050 net sıfır hedeflerine ulaşmak için Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) kullanımını artırıyor.

Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı’nın karbon azaltmadaki kritik rolü

Küresel sivil havacılık sektörü, 2050 yılı için net sıfır karbon emisyonu hedefi belirledi. Bu hedefe ulaşmada en büyük pay %65 ile Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı’na (SAF) ait olacak. Yeni teknolojiler, elektrik ve hidrojen çözümleri %13; karbon yakalama ve karbon ofset uygulamaları ise %19 pay sahibi olacak. 2030’larda SAF üretiminin artarak maliyetlerinin jet yakıtıyla rekabet edebilir hale gelmesi bekleniyor.

IATA: SAF üretimi 2025’te 2 milyon tona ulaşacak

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), 2025 yılında SAF üretiminin 2 milyon ton (yaklaşık 2,5 milyar litre) olmasını öngörüyor. Bu miktar, havayollarının toplam yakıt tüketiminin yalnızca %0,7’sine denk geliyor. Yeni Delhi’de gerçekleşen IATA Genel Kurulu’nda konuşan Genel Direktör Willie Walsh, “Bu küçük miktarın bile küresel yakıt faturasına 4,4 milyar dolar ek maliyet getireceğini” vurgulayarak, SAF üretiminin hızla artırılması gerektiğine dikkat çekti.

Avrupa Birliği’ndeki SAF kullanım zorunlulukları maliyetleri yükseltiyor

IATA verilerine göre, üretilen SAF’ın büyük çoğunluğu Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık tarafından kullanılıyor. 1 Ocak 2025 itibarıyla Avrupa’da SAF kullanımı zorunlu hale geldiğinde havayollarının maliyetleri ikiye katlanacak. 2025’te sadece Avrupa’da alınacak 1 milyon ton SAF için mevcut piyasa fiyatlarıyla 1,2 milyar dolar ödenecek. Buna uyum ücretleri de eklendiğinde toplam maliyet 2,9 milyar dolara çıkıyor. Avrupa’nın zorunlu SAF oranları, SAF’ı geleneksel jet yakıtına kıyasla beş kat pahalı hale getiriyor.

Willie Walsh konuyla ilgili şunları söyledi: “Yeterli piyasa koşulları sağlanmadan ve maliyet artırıcı uygulamalara karşı önlem alınmadan getirilen zorunluluklar, enerji dönüşüm maliyetlerini daha da yükseltiyor. Avrupa, bu yaklaşımın sürdürülebilir olmadığını görmeli ve alternatif yollar bulmalıdır.”

IATA hükümetlerden üç konuda adım bekliyor

Politika geliştirme: Fosil yakıtlara sağlanan yıllık 1 trilyon dolarlık sübvansiyonların bir kısmının yenilenebilir enerji üretimine yönlendirilmesi gerekiyor.
Bütüncül enerji politikaları: SAF üretimini artırmak için yenilenebilir enerji üretimi teşvik edilmeli ve ortak altyapı çözümleri sağlanmalıdır.
CORSIA’nın başarısı: Uluslararası havacılık karbon emisyonları için tek piyasa temelli mekanizma olan CORSIA’nın etkinliğinin artırılması sağlanmalıdır.

Hindistan’ın SAF stratejisi ve öncü rolü

Dünyanın üçüncü büyük petrol tüketicisi olan Hindistan, enerji dönüşümünde biyoyakıtları merkeze alan Küresel Biyoyakıt İttifakı’nı başlattı. Ülke, 2028 yılına kadar uluslararası uçuşlarda %2 SAF harmanlama hedefliyor. Bu amaçla sabit fiyat garantileri, yeni projeler için sermaye destekleri ve teknik standartlar gibi teşvik edici uygulamalar geliştiriliyor. IATA, Hindistan’ın biyoyakıt liderliğini bu politikalarla daha da güçlendirebileceğini öngörüyor.

Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) nedir?

Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF), fosil kaynaklar yerine sürdürülebilir ve yenilenebilir kaynaklardan üretilen ve havacılıkta karbon emisyonlarını önemli ölçüde azaltan bir yakıt türüdür. SAF’ın yaygın kullanımı havacılık sektörünün karbon ayak izini azaltmada kritik rol oynayacak.

Siz ne düşünüyorsunuz?

SAF kullanımının havacılık sektöründe karbon emisyonlarını azaltmada yeterli olacağına inanıyor musunuz? Havacılıkta sürdürülebilirliği artırmak için başka hangi adımlar atılmalı? Yorumlarınızı bizimle paylaşın!