WindEnergy Hamburg fuarında Türkiye, TÜREB öncülüğünde rüzgar enerjisindeki gücünü gösterdi, işbirlikleri geliştirdi ve sektörün küresel tedarik zincirindeki rolünü güçlendirdi.
Türkiye’nin rüzgar enerjisi sektörü, Avrupa’nın en büyük enerji fuarlarından biri olan WindEnergy Hamburg’da geniş bir katılımla yer aldı. Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) liderliğinde, kamu ve özel sektörden 100’ü aşkın uzman ve profesyonel, global sektör temsilcileri ile önemli görüşmeler gerçekleştirdi. 40 ülkeden 1600’den fazla şirketin katıldığı etkinlikte, Türk rüzgar sanayisinin güçleri sergilenirken, küresel tedarik zincirindeki engellerin nasıl aşılacağına dair çözüm önerileri sunuldu.
WindEnergy Hamburg: Küresel buluşma noktası
WindEnergy Hamburg, kara ve deniz üstü rüzgar enerjisi endüstrisindeki yeniliklerin ve çözümlerin sergilendiği en büyük fuarlardan biri olarak biliniyor. Bu yıl fuar, 75.000 metrekare alanda gerçekleşirken, 100 ülkeden 40.000 katılımcı ağırlandı. Fuar boyunca, rüzgar türbini üreticileri, tedarikçiler ve diğer sektör paydaşları, yenilikçi ürünlerini ve geleceğe yönelik vizyonlarını sergiledi. Türkiye adına ise TÜREB başkanlığında geniş bir heyet yer aldı.
TÜREB’in küresel temsil başarısı
Türkiye’nin rüzgar sektörü, Avrupa ve dünya genelinde giderek artan bir ilgi görüyor. TÜREB Başkanı İbrahim Erden, Türkiye’nin rüzgar enerjisindeki potansiyelini ve tedarik zincirindeki önemini vurgulayan bir dizi toplantı ve etkinlik düzenledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan ve Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu‘nun da katılımıyla Türk heyeti, fuar boyunca yabancı yatırımcılarla temaslarda bulunarak yeni işbirlikleri için adımlar attı.
Türkiye rüzgar sektöründe küresel sıralama ve büyüme hedefleri
TÜREB Başkanı Erden, Türkiye’nin rüzgar enerjisindeki yerini şu sözlerle özetledi:
“Türkiye, rüzgar enerjisinde kurulu güç açısından Avrupa’da 5., dünyada ise 12. sırada yer almaktadır. 2023 itibarıyla sektörün toplam katkısı 22 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır.”
Bu başarıyı daha ileriye taşımak için TÜREB’in çalışmaları devam ederken, Türkiye’nin 2030 yılına kadar elektrik talebinin %35’ini rüzgar enerjisinden karşılaması hedefleniyor. Bu oran, 2050 yılında ise %50’nin üzerine çıkacak şekilde planlanıyor.
Rüzgar tedarik zincirinde engeller ve çözüm yolları
TÜREB’in düzenlediği özel bir oturumda, rüzgar sanayisinin küresel tedarik zincirindeki zorlukları masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü İbrahim Erden’in yaptığı oturumda, WindEurope CEO’su Giles Dickson ve Nordex CEO’su Jose Luis Blanco gibi önemli isimler konuştu. Türkiye’nin, Asya baskısına rağmen kendi kabiliyetlerini geliştirdiğini belirten Erden, rüzgar sektöründeki yerli üretim kapasitesinin artırılmasının önemini vurguladı.
Yatırımcı ilgisi ve yeni işbirlikleri
Fuar boyunca, Türk heyeti kW Ipex-Bank, Nordex, Enercon, GE ve Vestas gibi global enerji devleriyle birebir görüşmeler gerçekleştirdi. Türkiye’nin yerli rüzgar üretimi ve tedarik zincirindeki güçlü rolü, bu toplantılarda gündeme gelirken, yeni yatırımlar ve projeler üzerinde duruldu. Türkiye’nin enerji dönüşümündeki bu rolü, yabancı yatırımcılar için cazip bir fırsat olarak değerlendirildi.
WindEnergy Hamburg, Türkiye’nin rüzgar enerjisi sektöründeki başarısını ve uluslararası işbirliği potansiyelini bir kez daha gözler önüne serdi. TÜREB’in öncülüğünde gerçekleşen bu katılım, hem ülkenin enerji dönüşümü sürecine katkı sağladı hem de sektörün küresel tedarik zincirindeki yerini pekiştirdi.