EV’lerde menzil kaygısını azaltacak şarj durumu teknolojisi

Çin’de geliştirilen yeni şarj durumu tahmin yöntemi, elektrikli araçların menzil güvenilirliğini artırırken hızlı şarjı daha verimli hale getiriyor ve enerji depolama sistemlerinde güvenilirliği güçlendiriyor.

Çin’deki Huaiyin Teknoloji Enstitüsü araştırmacıları, elektrikli araç (EV) bataryalarının şarj durumunu (SOC – State of Charge) daha doğru tahmin edebilen yeni bir yöntem geliştirdi. Green Energy and Intelligent Transportation dergisinde yayımlanan çalışmada, gaz-sıvı dinamiği modeli (GLDM – Gas-Liquid Dynamics Model) çift genişletilmiş Kalman filtresi ve “watchdog” fonksiyonuyla birleştirildi. Bu sistem, elektrikli araç batarya yönetim sistemlerinin yıllardır karşılaştığı temel sorunları çözmeyi hedefliyor.

Araştırmaya göre, bu yöntem normal koşullarda maksimum %1,6 hata payıyla şarj durumu tahmini yapabiliyor. Ayrıca %50 gibi yüksek başlangıç hatalarını sadece 5 saniyede düzeltebiliyor; bu, geleneksel yöntemlere kıyasla 20 kat daha hızlı bir toparlanma anlamına geliyor.

Menzil kaygısını azaltacak, EV kullanımını teşvik edecek

Elektrikli araç kullanıcılarının en büyük endişelerinden biri olan menzil kaygısı, hatalı şarj durumu göstergelerinden kaynaklanıyor. Yeni şarj durumu tahmin yöntemi sayesinde sürücüler, araçlarının gerçek menzil bilgisine daha güvenilir şekilde ulaşabilecek. Bu da hem EV kullanımını yaygınlaştırabilecek hem de batarya ömrünü koruyan hızlı şarj protokollerinin geliştirilmesine olanak sağlayacak.

Gelişmiş batarya yönetim sistemi, menzil kaygısını azaltarak kullanıcıların uzun yol planlarını daha güvenle yapmasına imkân tanıyor. Ayrıca, batarya kapasitesi orijinal değerinin %60’ına düştüğünde bile tahmin hatası %2,5’in altında kalıyor. Bu, yaşlanmış bataryalarda bile menzil ve performans güvenilirliğinin korunmasını sağlıyor.

Enerji depolama ve yenilenebilir entegrasyonunda yeni fırsatlar

Araştırmacılar, bu yöntemin yalnızca elektrikli araçlar için değil, büyük ölçekli enerji depolama sistemleri için de önemli avantajlar sunduğunu vurguluyor. Daha doğru şarj durumu takibi, şebekeye entegre batarya yönetim sistemlerinin yenilenebilir enerji kaynaklarıyla daha uyumlu ve güvenilir çalışmasına katkı sağlayabilir.

Özellikle güneş ve rüzgâr gibi değişken üretim yapan kaynaklarda, doğru şarj durumu bilgisi şebeke dengesi ve arz güvenliği açısından kritik rol oynuyor. Bu da batarya yönetim sistemlerinin enerji dönüşümündeki stratejik önemini artırıyor.

Donanım değişikliği gerektirmeyen verimli çözüm

Geliştirilen yöntemin hesaplama verimliliği yüksek olduğundan, mevcut batarya yönetim sistemlerine ek donanım yatırımı yapmadan entegre edilebileceği belirtiliyor.

Araştırma ekibi, gelecekte bu yaklaşımın lityum demir fosfat (LiFePO4) gibi farklı batarya kimyalarına ve çok hücreli batarya modüllerine uygulanarak evrensel bir batarya yönetim çözümüne dönüşebileceğini öngörüyor.

Türkiye’de elektrikli araç ekosistemi hızla büyürken, yerli batarya yönetim sistemi geliştiricilerinin bu tür yenilikleri entegre etmesi, hem batarya ömrünü uzatabilir hem de yenilenebilir enerji entegrasyonunda önemli kazanımlar sağlayarak menzil kaygısını daha da azaltabilir.

İlgili makaleler

• Elektrikli araçlar için devrim: seyir halinde yoldan şarj
• Çin’de batarya değişimi yayılıyor: hızlı şarja alternatif mi?
• Silikon batarya devrimi: daha uzun ömür, daha fazla enerji
• Elektrikli araçlar için batarya değişim sistemi